Ofis havaya uçuruldu ama geçici olarak Silverlake'te bir dairede çalışıyoruz. | Open Subtitles | تم تفجيره ، لكننا لدينا شقة في " سيلفرليك " مؤقتاً |
Silverlake Ramen de bir yerlerde olacaktı. | Open Subtitles | أظن أن قائمة مطعم "سيلفرليك رامن" في مكان ما هنا. |
Olmadı. Silverlake kızlarından hayır gelmez. | Open Subtitles | ليست مناسبة, لا يمكنني مصاحبة فتاة من (سيلفرليك) |
Silverlake'te yeni bir pizzacı açılmış. | Open Subtitles | هناك محل بيتزا جديد (في (سيلفرليك |
Silverlake HAYVAN BARINAĞI Üzgünüm KAPALIYIZ. | Open Subtitles | أنقاذ الحيوانات "في "سيلفرليك |
- Adı Liz. Silverlake'de oturuyormuş. | Open Subtitles | إسمها (ليز), و تسكن في (سيلفرليك) |