"سيندم على" - Translation from Arabic to Turkish

• pişman olacak
• kırıntısısın

Öldüğü güne dek pişman olacak. Tabii o kadar uzun yaşarsa.
سيندم على ذلك ولحين يوم موته إذاقُدرله العيشطويلاً.

Krallığımı benden çaldığı güne pişman olacak.
سأضربه بقوة حيث يقف سيندم على اليوم الذى سرق مملكتى منى

Yemin ederim, göğüslerime bir kere daha bakarsa, buna pişman olacak.
أقسم أنه إذا نظر شزراً إلى صدري مرة أخرى, سيندم على هذا

Ölü dünyaların ve ölü inançların sefil kırıntısısın.
أنت الحثالة الذى سيندم على معتقداته الميتة وعالمه الميت

Ön sırada olduğuna pişman olacak.
ذلك المقعد الأمامي الذي سيندم على الحصول عليه

Şu andan pişman olacak tek insan sensin!
الشخص الوحيد الذي سيندم على هذه اللحظه هو أنتي

Bu kararından pişman olacak çünkü sen benim olabileceğimden çok daha iyi bir insansın.
انه سيندم على قراره لانك انسانه أفضل مما قد أكون

Rutgers'e de ki kalan günlerinde buna pişman olacak.
قل لروتجرز ، أنه سيندم على كل ما فعله لبقية حياته

- Doc'ı seçtiğine inanamıyorum. - Bundan pişman olacak.
يا إلهي, سمعتهم أكبر من فعلهم سيندم على ما قاله

Bizimle oyun oynayan Wesen bir polis varsa... pişman olacak.
اذا كان لدينا شرطى من الفيسن يتلاعب بنا سيندم على ذلك

Ama emin ol, arkadaşını bıçakladığı için acınası hayatının geri kalanında pişman olacak.
سيندم على طعن صديقه لباقي حياته التعيسة

Bugünü yaşadığına pişman olacak.
سيندم على هذا يوما ما

Eğer o ahizeyi kaldırmazsan, Ripley pişman olacak.
إذا لم تُجِب إذاً (ريبلي) هنا سيندم على ذلك

Beni sallamadığı için pişman olacak.
سيندم على تجاهلى

Buna pişman olacak olan sensin.
أنت من سيندم على هذا

Hayır. Travis, şimdilik iyi vakit geçiriyor ama belli bir yaşa geldiğinde, bu fırsatı elinden kaçırdığına çok pişman olacak...
لا، (ترافيس) يستمتع الآن، لكنّه سيندم على هذه الفرصة عندما يبلغ...