Ama sadece İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'da kaydedilmiş en büyük toplu katliam olan Srebrenitsa katliamında öldürülenleri temsil ediyorum. | TED | لكني أستعرض فقط أولئك الذين قتلوا في مجزرة صربيا، التي سُجلت كأكبر جريمة قتل جماعي في أوروبا منذُ الحرب العالمية الثانية. |
Aslı, Merkez Gar kabininde kaydedilmiş bir görüşmeden, canlandırma yapılmış bir bölüm seyrettirmek istiyorum. | TED | أود تشغيل مقتطفٍ متحرك من محادثة سُجلت في تلك الكابينة الأصلية بغراند سينترال. |
Devlet başkanları kaydedilmiş tarihteki en kötü felaket serisi ile baş edebilmek için acil bir buluşma düzenliyorlar. | Open Subtitles | رؤساء الدول يجتمعوا في جلسات طارئة للتعامل مع أسوأ سلسلة من الكوارث سُجلت في التاريخ |
Koramiral ve gazeteci arasındaki konuşmalar şöyle kaydedilmiş | Open Subtitles | ونائب الأدميرال ويُعتقد أنها سُجلت قبل لحظات من الحادث المميت |
Hapishane olmadan çok önce Las Vegas'da kaydedilmiş. | Open Subtitles | سُجلت في (لاس فيجاس) قبل فترة طويلة من أن تصبح سجن. |