"شئ من" - Translation from Arabic to Turkish

• bir şeyler
• için bir şey
• hiçbiri
• den haber
• gibi bir şey
• şeyi yaparım
• falan
• Hiçbirini

ve bana ihtiyaç duyan insanları gördüğüm zaman, onlara yardım etmek için kaldım çünkü onlar için yapabileceğim bir şeyler vardı.
وعندما رأيت الناس المحتاجين لمساعدتي، كنت أبقى لمساعدتهم، لأن بإستطاعتي فعل شئ من أجلهم.

Daha bir sürü psiko bir şeyler işte.
كل أنواع الأمراض النفسية أو شئ من هذا القبيل

Müşterin, yeni genel merkezinin holü için bir şey mi arıyor?
عملاءك يبحثون عن شئ من أجل مساندة قيادتهم الجديده ؟

Bunlar hiçbiri olmamıştı ta ki sen gelip bizim hakkımızda konuşana kadar.
لا شئ من هذا سيحدث حتي لو لاحقتني طويلاً للحديث بشأن هذا

Daha değil. Riley'den haber alan oldu mu?
ليس بعد , أى أحد سمع شئ من رايلي ؟

Veya "Kaybetmek ne demekmiş, öğreteceğim sana." Bunun gibi bir şey.
أو سأجعلك تتعلم كيف تكون الخسارة أو شئ من هذا القبيل

"Jahnvi benim, ben onun için her şeyi yaparım." dedi.
قال جانفي لي وبإستطاعتي أن أفعل أي شئ من أجلها

Bu gece büyük bir etkinlik falan mı var, hayırdır?
هل أنت ذاهبةٌ لأمسية أو شئ من هذا القبيل ؟

Tabii, bunları yapmadılar. Bunların Hiçbirini yapmadılar.
انهم لم يفعلوا ذلك بالطبع لم يفعلوا اي شئ من ذلك

Belki PX'den bir şeyler alabilirsin. Haydi, Bende seninle geliyorum..
ربما امكننا ان نحصل على شئ من متجر الوحده هيا بنا , ساذهب معك

Çığ başlatmak falan gibi daha yapıcı bir şeyler yapamaz mı?
الا يستطيع عمل شيئاً مفيداً مثل اللعب على الجليد أو شئ من هذا القبيل ؟

Mutlaka bir şeyler kullanıyor. Tanık olarak falan lazım mıyım?
لابد انه يدبر شئ ما, هل تحتاجون لشاهد او شئ من هذا القبيل؟

Bu minicik şeyden nasıl bir şeyler alabilirim ki ?
كم صباحا إفترضت للحصول على أيّ شئ من هذا الصغير جدا، قليلا شيء؟

Senin için bir şey yapmamı istiyorsan lütfen de.
اذا أردتنى أن أفعل شئ من أجلك يجب أن تقول أرجوكى

Ben bu akşam senin için bir şey yaptım.
لقد فعلت شئ من أجلك الليلة الأن أريدك أن تفعلِ شئ من أجلي

Bizim için bir şey getirdiğini mi söylüyorsun tatlım?
لقد قلتِ .. بأنه لديك شئ من أجلنا يا عزيزتي

dedi. Bunların hiçbiri mahkemeye ve jüriye bir varsayım olarak sunulmadı.
ولا شئ من هذا قد قيل في المحكمة كإفتراض أو تم تقديمه لهيئة المحلفين بتلك الطريقة.

Bunların hiçbiri aslında olmadı beyler. Ve bu konuda rapor yazılmasını istemiyorum.
لم يحدث شئ من هذا يا سادة ولا أريد رؤية أي تقارير عنه

Şehirde kalmamız gerekirdi. Kalsaydık bunların hiçbiri olmayacaktı.
كان ينبغي لنا أن نبقي إذا فعلنا , لا شئ من ذلك كان سيحدث

- Trubel'den haber yok mu?
لا شئ من تروبل؟ ليس بعد

Bu da ne böyle, kız izciler gibi bir şey mi?
هل هذا نوع من مخيم الكشافة او شئ من هذا القبيل.

Canım, senin aşkın için her şeyi yaparım.
عزيزتي بإستطاعتي أن أفعل أي شئ من أجل حبك

Referans yok, özgeçmişim falan, hayır.
لم يتأكدوا من بياناتي ، لا شئ من متعلقات تاريخي، لا شئ.

Bunların Hiçbirini yapmadılar.
انهم لم يفعلوا ذلك بالطبع لم يفعلوا اي شئ من ذلك