"شخصاً واحداً" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir kişi
        
    • bir kişiyi
        
    • tek bir
        
    • bir kişiye
        
    • bir kişinin
        
    Bu fikri sizin aklınıza yerleştirmek istiyorum bir kişi de olsa her şeyde bir güzelliğin olduğunun farkında olan. TED لذلك أريد أن أزرع هذه الفكرة في رؤوسكم أنه يتطلب شخصاً واحداً لتكتشف بأن الجمال موجود في كل شيء
    Bana kaşmiri sevmeyen bir kişi bulsana. Çok pahalıdır hem. Open Subtitles هات لي شخصاً واحداً لا يحب الكشمير، إنه باهظ الثمن
    Katil olmak için bir kişiyi öldürmüş olman yeter, bebeğim. Open Subtitles فقط عليك ان تفتل شخصاً واحداً كي تكون قاتلاً ياعزيزي
    İki kişi yerine bir kişiyi mutlu etmek onun için daha kolay olmuştur. Open Subtitles من الأسهل لها أن تخدم شخصاً واحداً عن شخصين.
    Lanet olası liseden bahsediyorum adamım, ve tek bir kişiyle bile öpüşmedim. Open Subtitles انا على وشك التخرج من الثانوية يا رجل ولم اقبل شخصاً واحداً
    - Tanrım, Roz. Bu gece bir kişiye bile yardımcı olamadım. - Yardım mı? Open Subtitles يا إلهي " روز " , لا أظنني ساعدت شخصاً واحداً الليلة
    bir kişinin fark yaratabileceğini dünyaya göstermek. Open Subtitles أن تري العالم أن شخصاً واحداً بإمكانه صُنع الفارق
    Bunların hepsi farklı kimlikler kullanan tek bir kişi olabilir mi? Open Subtitles هل يحتمل أن يكون شخصاً واحداً يملك أكثر من اثبات هوية؟
    Onun masum olduğunu düşünen tek bir kişi söyleyebilir misiniz? Open Subtitles تستطيع أن تسمي شخصاً واحداً يعتقد بأن ذلك الفتى بريء؟
    Bütün yaraların bir kişi tarafından açıldığından nasıl emin olabiliriz? Open Subtitles أن شخصاً واحداً أو أكثر قد سددوا هذه الـ 78 طعنة ؟
    Onun inandığı her şeyi geçerli kılacak bir kişi bile bulabilsem. Open Subtitles , أتعلمين , إن إستطعت أن أجد شخصاً واحداً لكي يُصدق على هذا
    Sadece tek bir kişi varmış gibi gösterirler... Open Subtitles يحدثُ هذا كثيراً . . يُظهرون أنهم شخصاً واحداً
    Tek bir kişiyi kazanırken gördün. Open Subtitles رأيت شخصاً واحداً يفوز والآن ستعود وتلعب
    Stüdyoya zarar verirse, bir kişiyi bile bilet almaktan caydırırsa düzeltmem gerekir. Open Subtitles إن ضر الإستوديو، إن منع شخصاً واحداً من شراء تذكرة
    Acele edersem belki. Ancak zaten bir kişiyi öldürdüler. Open Subtitles ربما إن أسرعت، ولكنهم قد قتلوا شخصاً واحداً بالفعل
    bir kişiye saldırdı bile. Open Subtitles لقد هاجم مُسبقاً شخصاً واحداً.
    Bunu sadece bir kişiye söyledim. Open Subtitles في الواقع لقد أخبرت شخصاً واحداً بهذا.
    bir kişinin doğru şeyi yaptığımı söylemesini istiyorum. Open Subtitles أريدُ شخصاً واحداً يخبرني أنني أقوم بالأمر الصحيح
    Ya bir kişinin gerçeği söylemesini sağlarsak? Open Subtitles ماذا لو أقنعنا شخصاً واحداً بقول الحقيقة ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more