"شخص وحيد" - Translation from Arabic to Turkish

    • tek kişi
        
    • bir kişi
        
    • tek biri
        
    • yalnız bir
        
    • yalnız biri
        
    Ve o bilgiyi ondan önce edinebilecek tek kişi var. Open Subtitles وهناك شخص وحيد حصل على تلك المعلومات قبلها
    Gördüğün üzere bana yardım edebilecek tek kişi var. Open Subtitles حسنا,ترين, هنالك شخص وحيد بإمكانه مساعدتي.
    Bize yardım edebilecek tek kişi var ve o da Bay Peabody. Open Subtitles هناك شخص وحيد يمكنه مساعدتنا وهو السيد بيبودي
    Böyle bir şeyi yapabilecek bir kişi vardır. o da sensin Open Subtitles هناك شخص وحيد قادر على القيام بذلك وذلك الشخص هو أنت.
    Bundan sonra güvenebileceğim tek biri var. Sen. Open Subtitles هناك شخص وحيد أعلم أنّ بإمكاني الثقة به الآن.
    İyi zaman geçiremem , siz çocuklar da haftasonunu kalbi kırık, umutsuzca ağlamak için omuza ihtiyacı olan yalnız bir adamla geçirmek istemezsiniz. Open Subtitles لن أحظى بوقت رائع, وأنتم يارفاق لا تريدون أن تقضوا الإجازة مع شخص وحيد مكسور القلب بائس ويحتاج كتفاً ليبكي عليه
    Sevgili Grandük, sadece geceleri mi yalnız biri oluyorsun? Open Subtitles أخبرنى حبيبى الدوق الأكبر أليس فى وقت متأخر من الليلة البارحة قلت إنك شخص وحيد
    Şimdi ikna etmen gereken bir tek kişi kaldı... İkna oldum! Open Subtitles لم يتبق سوى شخص وحيد عليك أن تقنعه
    Güvenebileceğin tek kişi var. Open Subtitles هناك شخص وحيد يمكنك ان تعتمد عليه
    Bu departmanda yoluna çıkabilecek tek kişi var. Kim? Open Subtitles -ثمّة شخص وحيد بهذه الدائرة سيعيقك
    Bu adamları yollayıp onu kaçıracak tek kişi Zod değil. Open Subtitles شخص وحيد فقط من سيرسل عملاء ليختطفه، وليس (زود).
    Evet, benim bildiğim tek kişi var. Open Subtitles -هذه قائمة قصيرة جدّاً . -أجل، لا أعرف سوى شخص وحيد عليها .
    Bana yardım edebilecek tek kişi var. Open Subtitles "ثمّة شخص وحيد يمكنه مساعدتي"
    Bir tek kişi var. Open Subtitles ثمّة شخص وحيد
    Bu kitabı seven sizlerin arasından tek bir kişi bu kitabın insanlara yararlı olabileceğini kavradı. Open Subtitles الآن أولائك الذين أحبو الكتب شخص وحيد كان لديه البصيرة بأن الكتاب ربما يكون مفيد للناس
    Sana zarar verebilecek tek bir kişi var. Zaten biz de onunla ilgilenmek için buraya geldik. Open Subtitles كان هناك شخص وحيد يمكنه إيذائك واحداً فقط ولهذا محن هنا للإهتمام بهذا الأمر
    Evet, farklı olan bir kişi vardı. Open Subtitles احتفالات ، فتيان أجل ، لكن كان هناك شخص وحيد مختلف
    - Sağ kalan tek biri var. - Onu nerede bulabiliriz? Open Subtitles -وتمكن شخص وحيد من التخلص منهم حيًا
    İyi de neden silahlı muhafız timi şehrin ücra noktasında yalnız bir adamı takip etsinler ki? Open Subtitles ولكن لما فريق مسلح سيطاردو شخص وحيد غير مديون؟
    Pekala, demek ki fevri ve muhtemelen genç, belki de kaybedecek bir şeyi olmayan yalnız biri. Open Subtitles حسنا .إذن هو متهور ، على الأرجح شاب ربما شخص وحيد ليس لديه ما يخسر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more