"شرطيّة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Polis
        
    • polisim
        
    • polissin
        
    • polisti
        
    • polisle
        
    • polisin
        
    • polislik
        
    Evet. İşte bunun için Polis olmaya karar verdim. Bunu biliyorsundur diye düşünmüştüm. Open Subtitles نعم، لهذا قررت أن أصبح شرطيّة اعتقدت فقط بأنك يجب أن تعرف ذلك
    Açıkçası insanlar Polis olduğumu çok nadir anlarlar. - Tabii. Open Subtitles في الواقع ، الناس نادراً جداً ما تحزر أنني شرطيّة
    İkincisi, öyle bile olsa, ben polisim. Open Subtitles هذا ليس صحيحاًَ وثانياً : حتى لو كنتَ كذلك ، فأنا شرطيّة
    Ben de suçlu değilim. Sadece köşeye sıkışmış bir polisim. Open Subtitles ولا أنا مجرمة، إنّما أنا شرطيّة يائسة زُجّت في مأزق وخيم.
    Hay sikeyim! polissin sen be! Geçiminizi insanları gıcık ederek sağlarsınız. Open Subtitles تبّاً، إنّكِ شرطيّة بحقّ السماء، مهنتكِ إغضاب الناس
    Sen insanları korumak için silah taşıyan bir polissin. Open Subtitles أنت شرطيّة التي تحمل السلاح من أجل أنّ تحمي الناس.
    Galiba bu yüzden Polis oldum. Babam da polisti. Open Subtitles أعتقد أنّه لهذا السبب أصبحتُ شرطيّة فهذه كانت مهنته
    O tip bir adamın bayan bir polisle sorunları olabilir. Open Subtitles حسناً، رجل مثله لربّما يعتبرها مُشكلة مع شرطيّة.
    Keyfini kaçırmak istemem ama bu kadın gizli bir Polis. Open Subtitles أكره أن أزف لك الخبر، ولكن هذه المرأة شرطيّة سريّة.
    Polis olduğunu söylemedin. Open Subtitles ـ أجل، إنّها شرطيّة لم تخبرنى أنّها شرطيّة
    Bunun beni daha iyi bir Polis yaptığını sanmıştım. Open Subtitles أنّي أحيط نفسي بسور شاهق، حسبتُ أنّ ذلك جعلني شرطيّة أفضل
    Beyler, kesin artık. Ben polisim. Open Subtitles يا رجال ، إبتعدوا ، حسناً أنا شرطيّة.
    O olmayabilir ama ben polisim. Open Subtitles قد لا يكون شرطياً، لكنّي شرطيّة.
    Ben sizin zannettiğiniz kişi değilim. Ben bir polisim. Open Subtitles لستُ من تحسبنني، إنّي شرطيّة
    Ben de bir polisim. Open Subtitles حسناً، أنا شرطيّة.
    Çok iyi bir polissin ama dikkatini dağıtacak bir şey olmazsa daha da iyi olabilirsin diye düşünüyorum. Open Subtitles أنتِ شرطيّة جيّدة لكن أعتقد أنّكِ ستبلين بشكل أفضل لو قللتِ من الإلهاءات.
    Sen iyi bir polissin, iyi bir insansın. Onun gibi değilsin. Open Subtitles إنّكِ شرطيّة صالحة، وشخص صالح، لستِ مثله
    Ne yani, sen gerçek polissin de ben değil miyim? Open Subtitles حسناً أنتِ شرطيّة حقيقية بينما أنا لا؟
    Fakat çok iyi bir polisti. Her gece bebek gibi uyurdu. Open Subtitles لكنها كانت شرطيّة مُستقيمة للغاية تنام مُرتاحة الضمير كلّ ليلة
    Bir bölge başsavcısının, polisle ilgili bir mevzuya bu kadar bulaşması biraz ilginç. Open Subtitles عجيب قليلًا أن ينخرط مدعي عام في مسألة شرطيّة.
    Yine de ailesini öldürürken, bir laboratuvar faresinin çekeceği kadar bile vicdan azabı duymayan katil bir polisin radarında olacaksın. Open Subtitles ستظلّ تحت مراقبة شرطيّة قاتلة لم يؤنّبها ضميرها لقتلها عائلتها ناهيكَ عن عالم مختبرات
    Sırf uygunsuz olur diye polislik yapmayı mı bırakayım? Open Subtitles لا أستطيع التوقف عن مُجرّد كوني شرطيّة لأنّه أمر غير مُريح.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more