Fotoğraflar çekiyor ve kurbanlarına dair kişisel bağlantılar topluyor-- cüzdanları ve saçları. | Open Subtitles | إنه يلتقط الصور و يجمع أمورا شخصية من ضحاياه محافظهم و شعرهم |
Bu çok önemli. Burunları olabilir, saçları olabilir, auraları bile olabilir. İtirazım yok, ama birbirinize bakın ve bir iltifatta bulunun. | TED | قد يكون شيئاً مميزا في أنوفهم أو شعرهم أو حضورهم أرجوكم أنظروا الى من جانبكم، أمدحوهم. |
O zamanlar siyahilerin kimyasallarla Saçlarını yapması beklenirdi. | TED | في الأيام الخوالي كان من المتوقع من السود علاج شعرهم كيميائيا. |
Yüzyıllar boyunca parlak bir kafa zekânın sembolü olmuştur, buna rağmen, kel kalan birçok kişi saç özlemi duyar. | TED | لعدة قرون، كانت قبة الرأس الساطعة رمزاً للذكاء، ولكن رغم هذا يتمنى الكثير من الصلعان لو ينمو شعرهم من جديد. |
Zamane çocukları hep aynı. Uzun saçlı ve öldürmeye karşılar. | Open Subtitles | أولاد اليوم مع قصات شعرهم الطويل وأفكارهم البعيدة عن القتل. |
Yeterli sayıda kadın, Saçını bana yaptırmaktan hoşlanıyor. | Open Subtitles | وما يكفي من السيدات يحبون طريقتي في استشوار شعرهم |
Ben onu bağlıyorum ve saçlarından tutuyorum her yanını tekmeliyorum ta ki benim istediğim yöne gidene kadar. | Open Subtitles | امتطيهم و انتزعهم من شعرهم و اضربهم على الاطراف حتى اجعلهم يذهبون حيث اريدهم |
Üniversiteli gençler. saçlarında fıstık olan kızlar. | Open Subtitles | طلاب الكلية الجدد بنات يضعون الفستق على شعرهم |
Katiller hakkında fark ettiğimiz şey bu kadınları boğduğunda saçlarının boğazlarında birikmesiydi, şöyle. | Open Subtitles | ما لاحظناه حول القاتل انه حينما كان يقوم بخنق هذه النساء شعرهم .. |
- Bu yaşlı adamlar hakkında bildiğim tek şey... onlar saçları olmadan evden ayrılmazlar. | Open Subtitles | ثمة أمر أكيد بشأن العجزة أمثاله لا يغادرون المنزل قط بدون شعرهم |
İnsanları ne kadar saçları kaldığına bakarak yargılamamak gerek. | Open Subtitles | ولكن يجب عليك ألا تحكم على البشر من خلال مظهرهم، أو شعرهم. |
Malları geri çekiyorlar, Secaucus'daki ev kadınlarının saçları dökülmüş! | Open Subtitles | قد فقدوا شعرهم بأكمله لماذا لم يقوموا بتغيير المواد التى يضعونها بالشامبو فحسب ؟ |
Zencileri bilirsin. saçları ıslandığında hepsi deliye döner. | Open Subtitles | تعلم حال الناس ذو البشرة السوداء , يفقدون صوابهم عندما يتبلل شعرهم |
Uyuduklarında, alınları terler saçları alınlarına yapışır | Open Subtitles | أو الطريقة التي تتعرق بها جبهاتهم وهم نائمون، وكيف يلتصق بها شعرهم. |
saçları yapılacak bir sürü yarışmacı var. | Open Subtitles | العديد من الفتيات الصَغيرِات سيأتين لعمل شعرهم |
Kokuları, davranışları, karınlarını çıkarışları Saçlarını tarayışları ve konuşmları.İnsan bunları görünce.. | Open Subtitles | رائحتهم والطريقة التى يتمشون بها, كيف يظهرون جسدهم, كيف يمشطون شعرهم وهم يتحدثون. |
Saçlarını yapıştırıp orda öylece ayakta duruyorlar sadece hafta sonuna kadar saniyeleri sayıyor, böylece balerine gibi giyimek için yerde dörtde | Open Subtitles | يقفون هناك بتسريحات شعرهم المثبته يعدون الدقائق حتى الاجازه الاسبوعيه حتى يتأنقون مثل راقصات الباليه |
saç kesmeye başlamamın tek sebebi | Open Subtitles | وكل النجوم يجعلونى اصفف لهم شعرهم لانهم يعتقدون |
Berbat saç tıraşlarını ve yazla kışı aynı yerde geçirmek zorunda olmalarını telafi etmek için. | Open Subtitles | للتعويض عن حلاقة شعرهم دون المستوى والحقيقة التي هم يجب أن شتاء وصيف في نفس المكان. |
Bira göbekli şişko adamlar ve mavi saçlı kızlarla mı? | Open Subtitles | مع مجموعة من الأشحاص البدناء الذين يصبغون شعرهم بالأزرق؟ |
Asker olanların dışında hangi erkek Saçını bir arkadaşına kestirir ki? | Open Subtitles | هذا باستثناء الوضع العسكري فإنهم يقومون بقص شعرهم معا |
Saçlarını kısa tutarak, düşmanlarının kendi saçlarından yakalayıp... boğazlarını kesmelerini engellemek için. | Open Subtitles | حتى يبقوا شعرهم قصيرا، حتى لا يتمكن أعداؤهم من الإمساك بهم في المعركة... ويقطعوا رقابهم. |
Ruj, parfüm, saçlarında kurdeleler. | Open Subtitles | أحمر الشفاه، والعطور، والانحناء في شعرهم |
Ama sonra insanlara üzülürsün çünkü saçlarının uzaması lazım. | Open Subtitles | و بعد ذلك أنت تشعر بسوء للناس لان لانهم يحتاجون أن يجعلوا شعرهم ينمو |