kızıl saçlı bir eskimo ile ilgili haberler geliyor. | Open Subtitles | سمعت كلاما عن شخص من الاسكيمو و له شعر احمر |
Daha önce kızıl saçlı bir vampir bile görmedim. | Open Subtitles | لَم تقع عيني على مصاصة دماء ذات شعر احمر من قبل. |
Vince bir yerlerde ölüp kalmadı kızıl saçlı bir hatunla kaçtı. | Open Subtitles | فينس ليس مرمياً في خندق بمكان ما لقد رحل مع ذات شعر احمر |
Gerçek olmayan kızıl saçları, var ve adı Hugo ama karaya çıkana kadar parayı ona vermeyin. | Open Subtitles | لديه شعر احمر مستعار, واسمه هوجو ولكن, لا تعطوه هذه الأموال الا بعد ان ترسوا على اليابسة |
Evet, Fred'i hatırlıyorum. Kısa kızıl saçları vardı. | Open Subtitles | نعم اتذكر فريد كانت ذات شعر احمر قصير |
Bay Bader ortağıma kızıl saçlı birinden bahsetti. | Open Subtitles | السيدة بيدر شكرت شيئاً عن صاحبة شعر احمر لزميلي |
Dün beni görmeye gelen dedektife kızıl saçlı bir kadından bahsettim. | Open Subtitles | لقد ذكرت امراة ذات شعر احمر الى المستشار الذي جاء لرؤيتي يوم امس |
kızıl saçlı, Velma Valento adlı kızdan. | Open Subtitles | فتاة ذات شعر احمر اسمها فيلما فالينتو |
kızıl saçlı bir kız, eğri burunlu ve güzel vücutlu. | Open Subtitles | فتاة ذات شعر احمر وانف دقيقة وشكل لكيف |
İşi, şu kıvırcık, kızıl saçlı küçük kız aldı. | Open Subtitles | لقد ذهبت الى تلك الفتاة الصغيرة صاحبة اجمل شعر احمر THE CURLIEST RED HAIR. |
İkisi de balık etli, uzun kızıl saçlı. | Open Subtitles | كلاهما كانت رشيقة ولديها شعر احمر طويل |
Şu kızıl saçlı uzun olan vardı hani. | Open Subtitles | كانت تملك شعر احمر طويل ما اسمها ؟ |
Peki, genç ve biraz da yakışıklı, kızıl saçlı bir adamla tanıştınız mı? | Open Subtitles | هل قابلت شخص شاب ولطيف ذو شعر احمر |
kızıl saçlı kadın | Open Subtitles | مراة ذات شعر احمر |
Otuzlarının ortasında, kızıl saçlı, güzel. | Open Subtitles | -منتصف الثلاثينات شعر احمر جميله |
Adam daha önce hiç kızıl saçlı görmemiş. | Open Subtitles | هو لم يرى في حياته شعر احمر |
Anne, Bay Brown'ın bebeğinin kızıl saçları var. | Open Subtitles | امي ابن السيد براون له شعر احمر |