Ulusal Taşımacılık Güvenlik Kurulu ekibi, toksikoloji raporu için tüm uçuş ekibinden kan, saç ve deri örnekleri de toplar. | Open Subtitles | فريق الهيئة أيضا يجمع دم و شعر و عينات جلد من كافة طاقم الطيران و يقوم بعمل تحليل السميات حسنا |
Adama saç ve diş yaptırırsan eninde sonunda kaltaklara takılacaktır. | Open Subtitles | بين المواعيد أنتي أعطيتي الرجل شعر و أسنان هو حتماً سيرتبط بالقمامة |
İstemen gereken şey biraz saç ve naneli polo olmalı! | Open Subtitles | ما تريده هو زرع شعر و معطِّر النَفَسْ |
Öldürücü bir darbe vurduğunu hissetti. Yalnızca arkadaşına değil, kendisine de. | Open Subtitles | لقد شعر و كأنه قد ضرب ضربة مميتة ليس فقط لصديقه |
Mektubu tamamladığında, affedileceğini hissetti. | Open Subtitles | حين انتهى من كتابة الرسالة شعر و كأنه قد غُفِر له |
Sadece saç ve gözlerim var. Kusursuz. | Open Subtitles | أنا فقط شعر و عينين، هذا رائع |
saç ve makyaj demek. | Open Subtitles | شعر و ماكياج |
Paniğe kapıldı. Köşeye sıkıştırılmış yırtıcı bir hayvan gibi hissetti. | Open Subtitles | لقد استولى عليه الرعب ، و شعر و كأنه حيوان مطارد ، محاصر ، يائس |