Dalga geçiyorum. Biliyorsun. o şeylerin büyü olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أمزح، تعلمين أنني اعتبر كل هذه الأشياء شعوذة |
Emf, sülfür veya büyü torbası yok. | Open Subtitles | لا وجود لتذبذب مغناطيسي أو كبريت أو أكياس شعوذة |
tıp doktoru ... ya da bir çeşit Afrika cadı doktor büyü ve böyle? | Open Subtitles | طبيب فيزيائي أو نوعا ما من طبيب شعوذة أفريقي مع تعاويذ ومثل هذا ؟ |
Eğer bir cadı Ayini varsa, orada pek çok cadı olacaktır. | Open Subtitles | إنْ كانت هناك شعائر شعوذة فستكون هناك ساحراتٌ كثيرات |
İster Karma diyin ister voodoo. Her ne ise, işe yarıyordu. | Open Subtitles | سمّها عاقبة أخلاقية , سمّها شعوذة ما قام بهذا قد نجح |
Bu bilim değil, büyücülük resmen. | Open Subtitles | ..هذا ليس علمًا، هذه هذه شعوذة |
Sen de burada büyüdün. Bu kasabanın her yerinde vudu olayları vardır. | Open Subtitles | أنت تربيت هنا، أيضاً وهناك شعوذة في كل مكان |
büyü altındaki bir adama göre fazla kendini beğenmişsin. | Open Subtitles | إنّك معتد بنفسك للغاية بالنسبة لرجل يعاني شعوذة ساحرة. |
Bunun pek çok açıklaması olabilir, Cadılık, Kara büyü, voodoo... zombileştirme, iblisleşme ya da vampirlik. | Open Subtitles | هناك الكثر من التفسيرات ... سحر, شعوذة, فودو زومبي, شيطنة, مصاص دماء ... |
Fikrini değiştirmek için büyü yapmak gerek. | Open Subtitles | سيتطلب الأمر شعوذة حتى يغير رأيه |
Benden nefret etmekle ve büyü bebeği yapmakla meşgul. | Open Subtitles | إنها مشغولة بكرهي، وبعمل لُعب شعوذة |
Belki de iyi bir şansım olur ve ona "büyü" derim. | Open Subtitles | ربما آخذ الحظ الجيد وأسميه شعوذة |
Bu şeytan ya da büyü değil. | Open Subtitles | هذه ليست شعوذة ولا شياطين |
büyü. Will, gerçekçi ol. | Open Subtitles | شعوذة ، " ويل " دعينا نكون واقعيين |
Steve Nicks'ten bile daha çok büyü biliyor. | Open Subtitles | لديها أمور شعوذة شرّيرة أكثر من (ستيفي نيكس) |
Kristal küreler, voodoo bebekleri, tavuk kemikleri? | Open Subtitles | لدينا هنا, كراتُ زجاجية, ودمى شعوذة, وعظمُ دجاج |
Onlar suçlamaları araştırmakla tam olarak ilgilenmiyorlardı, kiliselerinin öğretilerine uygun olarak, sanıkların itiraflarını, af dilemelerini ve artık büyücülük yapmayacaklarına söz vermelerini bekliyorlardı. | TED | لم يكونوا حقيقةً مهتمين بالتعمق في الاتهامات الموجة... لمتابعة تعاليمهم الكنيسية، فضلوا اعتراف المتهمين، وطلبهم للمغفرة، والوعد بعدم القيام بأي أعمال شعوذة. |
Evet, vudu tarzı bir şeyle oyulmuştu. | Open Subtitles | نعم ، نفس الجروح هنا تبدو وكأنها جروح شعوذة |
Bir yerde jonglörlüğün sırrının yakalamak değil, atmak olduğunu okumuştum. | Open Subtitles | قرأت مرة أن المهم في شعوذة ليس اصطياد ولكن رمي. |
"Prestidigitation." Bunu kodlayabilir misin? | Open Subtitles | شعوذة هل تستطيعين تهجئتها؟ |
Bütün bunlara ait bir vodoo niteliği olduğuna bizi inandıran Tim'di | Open Subtitles | لقد كان تيم, هو من ارادنا ان نُعتقد انه كانت هناك شعوذة تسبب كل هذا |