Koyu teni, küç ük, dolgun Dudakları ve o güzelim... | Open Subtitles | لونها الزتونى و شفتاها الرائعة و جسدها الجميل |
Ardından Dudakları kavuştu ve o, bunları düşünmeyi bıraktı. | Open Subtitles | ثم وجدت شفتاه شفتاها مما جعلها تتوقف عن التفكير نهائياً |
Gerçi her şeyi güzel. Elleri, ayakları, gözleri, kaşları, Dudakları. | Open Subtitles | كل شيء فيها جميل يداها، قدماها، عيناها، حواجبها، شفتاها |
Bu da Willow'u dudaklarını hakkında hayaller kurmadığım tür bir kız yapıyor. | Open Subtitles | مما يجعلها ليست من نوع الفتيات التي أفكر في شفتاها كثيراً |
Bir şey söylemeden önce dudaklarını yalamasına aşığım. | Open Subtitles | أحب الطريقة التي تقوم أحياناً بلعق شفتاها قبل أن تتحدّث. |
Bir şey söylemeden önce dudaklarını yalamasından nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره الطريقة التي ترطم شفتاها قبل أن تتحدّث. |
Gözleri büyüyor Dudakları dolgunlaşıyor ve yanakları pembeleşiyor ve cildi pürüzsüz bir his veriyor... | Open Subtitles | ، عيناها تصبحان أكبر ، و شفتاها تغدوان ممتلئان ، و خدودها تتحول الى اللون الوردي |
Gözleri güzel. Dudakları güzel değil mi peki? | Open Subtitles | عينيها جميلة، أليست شفتاها جميلاتان أيضاً؟ |
Bu ritim güzelmiş, ama Dudakları oynamıyor. | Open Subtitles | هذه الحركة مُثيرة لكن شفتاها لا تتحرك |
- Dudakları titremeseydi ve tırnaklarını yemeseydi, belki inandırıcı olabilirdi. | Open Subtitles | - حسناً، هذا قد يبدو معقولاً .. إن لم تكن شفتاها ترتعد، وما كانت لتمضغ أظافرها حتى الصميم. |
Dudakları yine mavileşmeye başladı. | Open Subtitles | شفتاها ترنو للون الأزرق مُجدداً |
Dudakları Angelina Jolie'ninki gibi. | Open Subtitles | شفتاها مثل أنجلينا جولي .. |
Dudakları hayır diyor hormonları ise, "Aman Tanrım, evet, daha fazla!" | Open Subtitles | شفتاها تقولان لا... بينما هرموناتها تقول "ربّاه! أجل! |
Dudakları, uyuyan zebralar. | Open Subtitles | شفتاها كوريقات الورد الناعمة |
İri Dudakları olana Dudak McGee derim. | Open Subtitles | مثلا لو شفتاها كبيرة .. |
Çok uzakta olduğu için dudaklarını okuyamıyorum ama vücut diline bakılırsa sanki "Kayıp mı oldun? | Open Subtitles | أنها بعيد جداً عني لقراءة شفتاها لكن إذا نظرتم الي لغة جسدها تبدو كما لو أنها تقول هل أنت تائه؟ |
Annemin dili, ülkenin kurbağalarıyla süslenmiş ve onun annesinden kalan bir telgraf. Bu yüzden dudaklarını zorlukla açabildiği İngilizce'de bile aksanı, ona evi işaret eden inatçı bir pusula gibidir. | TED | لسان أمي هو برقية مبعوثةٌ من أمها مزخرفة بضفادع الكوكي من الحقول لذا حتى عندما تكون شفتاها بالكاد تستطيعان الإحاطة بالإنكليزية، تكون لكنتها بوصلةً ثابتة توجهها دائمًا نحو المنزل. |
dudaklarını gördüm... pamuk boynunu... ve... göğüslerini de gördüm. | Open Subtitles | ارى شفتاها ورقبتها البيضاء و |
# Onun gözlerini seviyorum, dudaklarını seviyorum. | Open Subtitles | "أحب عيناها ، و شفتاها" |
dudaklarını. | Open Subtitles | شفتاها |