Fetişizm, aslında... bütünüyle insan formunda olan diğer kişiye... duygusal olarak bağlanmadan... boyun eğme yoludur. | Open Subtitles | الشهوة الجنسية هي وسيلة من الإنغماس في النشاط الجنسي دون الإنخراط عاطفياً مع الشخص الآخر بوصفه بالكامل على شكل إنسان |
Ben sadece dünya çapında gıpta ile bakılan çeneye sahip insan formunda bir rüya avcısı | Open Subtitles | أنا مجرد مُمسك أحلام على شكل إنسان مع ذقن مرغوب به في كل أنحاء العالم. |
- Saflık genellikle insan formunda görülmez. | Open Subtitles | النقاء لا يظهر عادة في شكل إنسان |
Burada bir nesne var ve bu örnekte, insan şeklinde bir telimiz var ve bu nesneyi sıradan bir kamerayla kaydedeceğiz. | TED | هاكم أحد المواضيع أو الأجسام و هو جسم من الأسلاك على شكل إنسان وسنصور هذا الجسم بكاميرا عادية |
Ancak her biri insan şeklinde bir çeşit arşiv gibi ve bir seferde 20, 4 veya 12'lik gruplar hâlinde yolculuk yapıyorlar. | TED | ولكن كل واحد سيمثل نوعا من الأرشيف على شكل إنسان ويتنقلون في مجموعات من 20 أو 4 أو 12 |
Ama eğer görünmezseniz, insanlar son derece kirli tabanlarla etrafta yürüyen insan şeklinde bir toz kütlesi görecekler. | TED | ولكن إذا كنت غير مرئيٍّ، سيرى الناس كتلة من الغبار على شكل إنسان تتجول بقدمين قذرتين للغاية. |
(Müzik) (Video) Stephen Bradley: Bir saniye için, kurtarıcıyı odada insan formunda gördüğümü sandım, kolları açık, bana "Gel." diyordu. | TED | (موسيقى) (فيديو) ستيفن برادلي: اعتقد أنني رأيت المخلّص في شكل إنسان لمدة حوالي ثانية في الغرفة، مع ساعدين ممتدين، ظهر ليقول لي: "تعال." |
Sadece öldükten sonra hapsedilen ruhlar kendini insan şeklinde gösteriyor.. | Open Subtitles | الأرواح المعلقة وحدها من تستطيع ..أن تعبر عن نفسها في شكل إنسان |
Kazı yapanlar insan şeklinde hücrelere denk geldiklerinde- Evan, hayır. | Open Subtitles | ؟ -نعم عندما عبرت الحفارات بجانب غرف على شكل إنسان |