"شهرتك" - Translation from Arabic to Turkish

• ünlü
• Şöhretin
• Şöhretini
• ününü
• Ününün
• ününden
• meşhursun

Ne kadar ünlü olduğunun bir önemi yok, okul hala kapanacak.
مدى شهرتك لا يهم، سوف تغلق هذه المدرسة على أي حال

ünlü olduğun için, bir şekilde kanunların sana uygulanmayacağını mı düşünüyorsun?
تعتقد أنه بسبب شهرتك لا يسري عليك القانون؟

Zengin ve ünlü oluşunun genetiğini değiştirmeye yaramaması çok kötü.
خسارة أن ثراءك و شهرتك لا يغيران من جيناتك

Senin Şöhretin var. Sana asla dokunmazlar.
مع شهرتك هذة وسمعتك إنه لن يستطيع أن يمسك

Batıya yaptığın yolculukları anlatırdı bana cesaretini, becerikliliğini ve Şöhretini.
أخبرتي بالعديد من القصص عن رحلاتك إلى الغرب وحدثتني عن شجاعتك ودهائك وعن شهرتك

Ve şimdi ününü arttırmaya geldin.
والآن جئت إلى هنا لتوسيع نطاق شهرتك

Ününün arkasına saklanmakla meşgulüm.
أنا متواجدٌ أبي، ولكنّني مختبئٌ خلف شهرتك..

Bu kadın senin ününden ve bağlantılardan yararlanmak için bir fırsat buldu.
المرأه رأت فرصة في إستغلال شهرتك و معارفك

Buraya girmemize izin verdiklerine inanamıyorum. Ne kadar meşhursun sen ya?
لا أصدق بأنهم دعونا ندخل إلى هنا ما مدى شهرتك ؟

Ne kadar zengin ve ünlü olsalar da hala anne-babalarına ihtiyaç duyan çocuklar onlar.
هذا لا يهتم بمدى غناك ، مدى شهرتك. انهم كلهم فقط اطفال صغار يحتاجون امهاتهم و ابائهم.

Sanırım senin ne kadar ünlü bir yazar olduğunu ve o kadar kağıtla uğraşırken tek kelime bile yazmadığını bilmiyor.
أعتقد بأنه لم يتصور بأن كاتبة في مثل شهرتك تعاني الأمرين بين أكوام الورق ولم تكتب حتى كلمة واحدة

Ne yaparsanız yapın ünlü olduğunuz için haklı hissedersiniz.
‫مهما فعلت ، تشعر بالتبرير ‫من خلال شهرتك

Sizin kadar ünlü bir insanın böyle davranmasını anlayamıyorum.
أجد من الصعوبه أن أفهم رجل له شهرتك.

Sence ne kadar ünlü olacaksın?
الى اي مدى ستصل شهرتك حسب رايك؟

Sizin canavarı öldürmeye, ve ünlü içkinizin tadına bakmaya geldik.
ولأشترك في بقليل من شهرتك

Fury'lerimin Kaptanı olarak Şöhretin bütün evrene yayılacak.
كقائدة لفريق "الغضب" الخاص بي شهرتك سوف تنتشر في كل أنحاء الكون.

Şöhretin bize bir fırsat da sunuyor.
بالطبع شهرتك ايضا تعطينا هذهِ الفرصة

Axevall'daki Şöhretin senden önce geldi.
شهرتك سبقتك من أكسفالاتين

Şöhretini hak etmişsin İspanyol.
أنت تستحق شهرتك فعلاً أيها الأسباني

Ancak liderlik ününü işittik.
لكن شهرتك كزعيم قد وصلت لنا.

Senin ününden faydalanıyorum.
أنا أستفيد من شهرتك