"شيء إنه" - Translation from Arabic to Turkish

    • şey
        
    Hiç bir şey. Sadece Büro'nun Güvenlik Evi'ni gün ortasında bastılar. Open Subtitles لا شيء إنه هجوم على منزل الوكالة الآمن في وضح النهار
    Ne parmak izi, ne bir tanık, hiçbir şey. Yapabileceğim tek şey bu. Open Subtitles لا يوجد بصمات ، لا شهود ، لا شيء . إنه الاتجاه الوحيد الذي يمكن أن أسلكه
    Anlayacak bir şey yok. Mantıksız zırva. Onu dinleme. Open Subtitles إنه لا يعقل شيء إنه فقط إحساس غبى, لا تستمع إليه
    Değerli olan her şey kargo güvertesinde duruyor. Open Subtitles أتعلم ، أى شيء يستحق أى شيء إنه هنا حقاً في خليج الشحن
    Bu ne? -Hiçbir şey. Üstünde yazdığı gibi , "İhtimaller Defteri". Open Subtitles إنه لا شيء إنه كما هو مكتوب إحتمالات إنها أشياء أنا مهتمة بها
    Hiç bir şey. Bu Paige'e iyi seyehatler dileği gibi bir şey. Open Subtitles أوه ، لا شيء إنه مجرد أنني أتمنىلبيجرحلةسعيدة.
    Hiçbir şey göremiyorum. Kapkara. Open Subtitles حسنا، لا يمكنني رؤية أي شيء إنه السواد فقط
    Hiçbir şey. Aşağılık herif işte. Yarım milyar dolarlık anlaşmayı batırdım. Open Subtitles لا شيء إنه غاضب لقد دمرت صفقة بنصف مليار دولار
    Eh, Yunanlı şey, hani büyük muz son, sonsuza dek... Open Subtitles اليونان من شيء إنه الكبيرة ... الموزة الأبدي الشيء بعيداً...
    - Hiçbir şey. Aptalca bir mevzu. - O yüzden sürtük diyorum, neyse. Open Subtitles لا شيء, إنه شيء سخيف هذا ما أود قوله إنها حقيرة
    Hiçbir şey iyi bir seçenek. Gerçekten çok dikkatli. Ayrıca çok çalışıyor. Open Subtitles لاتقولي شيء إنه حقًا مُداعب ممتاز وأيضا , مجتهد
    Ona hiçbir şey söylemek zorunda kalmadım. Çok acayipti. Open Subtitles لم أكن مضطرة لتعلمه شيء , إنه أمر غريب جداً
    Çit gibi bir şey gerekecek bize. Open Subtitles علينا أن نضع سياجاً هنا أو أي شيء إنه خطر
    Ben her şeyi sorgularım. Oldukça sağlıklı bir şey Open Subtitles أنا أسأل في كل شيء إنه صحي تماماً
    Hiçbir şey. Sahne adını kullanıyor. Open Subtitles لا شيء إنه فقط مسجل باسم الشهرة
    Hiçbir şey. Sahne adını kullanıyor. Open Subtitles لا شيء إنه فقط مسجل باسم الشهرة
    Ben kesinlikle biliyorum ki, ona verdiğim hiç bir ceza, beş yüz sene hapis cezası, hatta ölüm cezası bile Yani, hiç bir şey çektiğin acıyı dindirmeyecek Open Subtitles .. الإنتقام لا يحل أى شيء "إنه فقط يزيد من الألم يا "جيف
    - Çok sağlıklı bir şey bu. - Evet, öyle. Open Subtitles أنا أسأل في كل شيء إنه صحي تماماً
    Bir yerde. Bir şey. Oldukça önemli bir şey. Open Subtitles في مكان ما، شيء إنه شيء مهم جداً
    - Hiçbir şey, kız muhabbeti işte. Open Subtitles أه، لا شيء إنه مجرد حديث الفتياة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more