"شيء مريع" - Translation from Arabic to Turkish

    • kötü şeyler
        
    • korkunç bir
        
    • kötü bir
        
    • çok korkunç
        
    Bu günü ilk kez yaşadığımda, çok kötü şeyler olmuştu. - Şehre doğru gelen koca-- Open Subtitles وأول مرة أعيش بداية هذا اليوم حدث شيء مريع فعلاً
    Tüm karakterlerin başına gerçekten kötü şeyler geldi. Open Subtitles شيء مريع حدث لكافة الشخصيات حقيقةً
    Bazen kötü şeyler olduğunda... Open Subtitles ...أحيانا عندما يحصُلُ شيء مريع
    korkunç bir şey efendim. Eğer yapabileceğim bir şey varsa.. Open Subtitles انه شيء مريع ياسيدي لو يوجد شي بامكاني فعله
    Olamaz! korkunç bir şey oldu. Sen Mikado'nun oğluymuşsun! Open Subtitles غير مقعول، شيء مريع قد حدث يبدو بأنك ابن الإمبراطور
    Ama ona sahipsin ve şu anda çok kötü bir şeyin olmasına engel olmak için bize yarım edebilecek tek kişisin. Open Subtitles و الآن أنت الشخص الوحيد الّذي يمكنه أن يساعدنا على إيقاف شيء مريع من الحدوث
    Kıskançlık çok korkunç birşey. Open Subtitles الغيرة شيء مريع
    kötü şeyler oldu. Open Subtitles . شيء مريع قد حدث
    Şey, bir de iyi tarafından bak. Genelde senin birkaç metre yakınındayım hep o yüzden sana korkunç bir şey olursa muhtemelen bana da olacaktır. Open Subtitles حسنًا، أقصد انظري للجانب المشرق، عادتًا أتواجد بجوارك لذا أي شيء مريع يحدث لكِ..
    kötü bir anne oldum ve başına bunun gelmesine izin vererek korkunç bir şey yapmış oldum. Open Subtitles لقد كنت أم سيئه, و لقد فعلت شيء مريع لأدع هذا يحدث لك
    Evet, bazen insanlar berbat şartlar içerisinde dünyaya gelirler ve bazen de şans bizi harika ya da korkunç bir biçimde çarpan bir yıldırımdır. TED لن تنجح أبداً " لذا، نعم، أحيانًا يولد البعض في ظروف سيئة للغاية، وأحيانًا، يكون الحظ كصاعقة برق تضربنا بشيء رائع أو شيء مريع.
    Sen de bir keresinde beni son derece korkunç bir şey için affetmiştin. Bu yüzden... Open Subtitles لقد سامحتني مرة على شيء مريع جداً لذا...
    Aslında çok kötü bir şey oldu. Misafirlerden biri, Greta Noa'nın durumu çok ağır. Open Subtitles في الحقيقة، حدث شيء مريع احدى الضيوف، غريتا نوا في حالة خطرة
    kötü bir şey yaptın ama sanırım, belki suçun birazı bana aittir. Open Subtitles انت فعلت شيء مريع لكني اعتقد انه علي تلقي بعض اللوم
    Buckbeak'i öldüreceklerine inanamıyorum Bu çok korkunç. Open Subtitles لا أصدق أنهم سيقتلون باك بيك شيء مريع!
    Bana çok korkunç bir şey oluyor. Open Subtitles شيء مريع يحدث معي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more