"شيء نفعله" - Translation from Arabic to Turkish

    • yapabileceğimiz hiçbir şey
        
    • şeyimiz
        
    • yapmamız gereken
        
    • yaptığımız bir şey
        
    Şu an yeraltı otoparkında mahsur kalanlar için yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Open Subtitles لا شيء نفعله بشأن الأشخاض المحاصرين في مناطق التوقف الفرعية الآن
    Bugün yapabileceğimiz hiçbir şey yoktu. Open Subtitles لم يكن بإستطاعتنا شيء نفعله اليوم،
    Onlar için yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Open Subtitles ليس هناك شيء نفعله لهم
    Bilmiyorum. Dua etmekten başka yapacak bir şeyimiz kalmadı. Open Subtitles لا أعلم، لم يبقى لدينا شيء نفعله سوى الصلاة
    Bu yalnızca yapmamız gereken bir şey. İlla hoşlanman gerekmiyor. Open Subtitles إنه فقط شيء نفعله لا يعنى أنه عليك ان تحبه
    Hayır, bu sadece yalnızken yaptığımız bir şey. Open Subtitles لا ، هذا مجرد شيء نفعله عندما نكون معا وحدنا
    - Zor olduğunu biliyorum, ama Gordon öldü ve onu hayata döndürebilmek için yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Open Subtitles أعلم أن هذا صعب، ولكن (غوردون) ميتًا. وما بيدينا شيء نفعله لنعيده للحياة.
    - Zor olduğunu biliyorum, ama Gordon öldü ve onu hayata döndürebilmek için yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Open Subtitles أعلم أن هذا صعب، ولكن (غوردون) ميتًا. وما بيدينا شيء نفعله لنعيده للحياة.
    - Zor olduğunu biliyorum, ama Gordon öldü ve onu hayata döndürebilmek için yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Open Subtitles أعلم أن هذا صعب، ولكن (غوردون) ميتًا. وما بيدينا شيء نفعله لنعيده للحياة.
    Eğer savaşı bizden alırsan, geriye hiçbir şeyimiz kalmaz. Open Subtitles اذا منعتنا من القتال لن يكون هناك شيء نفعله
    Yerine koyacak bir şeyimiz olsa iyi olurdu. Open Subtitles -المكان ممتع هنا -ممتع لو وجدنا شيء نفعله
    İşte bu yüzden yapacak bir şeyimiz yok. Open Subtitles لهذا ليس لدينا شيء نفعله.
    Victoria, yapmamız gereken şey bu ayakkabıların bir felaket olduğunu kabul edip her şeyi iptal etmek. Open Subtitles فيكتوريا، كنت أعرف أفضل شيء نفعله هو الاعتراف هذه الأحذية هي كارثة والدعوة فقط الامر كله؟
    İlk yapmamız gereken bu doktorları bulmak, tamam mı? Open Subtitles -حسناً, أول شيء نفعله هو تعقب هذا الطبيبان, حسنا؟
    Asker olarak yapmamız gereken son bir şey daha var. Open Subtitles بقي آخر شيء نفعله .. كجنود
    Normalde yaptığımız bir şey değil ama. Open Subtitles هذا ليس شيء نفعله عادةً
    Bu bizim sürekli yaptığımız bir şey. Open Subtitles هذا شيء نفعله عادة
    Zaman zaman yaptığımız bir şey. Open Subtitles شيء نفعله من وقت لآخر.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more