Ben , üzgün çok terk duyuyorum ama yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | أنا أيضا حزين لأني مضطر للمغادرة لكن ليس هناك شيء يمكن فعله |
Psikolojik dünyan alt üst olurken en zor şey yeni bir sosyal çevre bulmak ve sosyal dünyanı oluşturmaktı. | TED | عندما يكون عالمك النفسي متحطم أصعب شيء يمكن فعله هو محاولة التواصل ومحاولة بناء عالمك الاجتماعي |
Mizah ile yapılabilecek en kolay şey, ve tamamen olması gereken bu, bir dostun düşman ile dalga geçmesidir. | TED | أبسط شيء يمكن فعله باستعمال الدعابة، وهو مباح تماما، هو صديق يسخر من عدو. |
Ağırdan almanın en iyi şey olduğunu biliyor. | Open Subtitles | يعرف أنّ أفضل شيء يمكن فعله هو البقاء بعيدًا |
Eğer, okula teşekkürlerimiz bildirmek için yapabileceğimiz bir şey varsa... | Open Subtitles | بالطبع, اذا كان هناك أي شيء يمكن فعله ليعبر عن امتناننا لك |
Bunu değiştirmek için bir şey yapabilir miyiz onu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | ولا اعرف حتى لو كان هناك شيء يمكن فعله لتغييره |
Bazen hiçbir şey yapmamak en zorudur. | Open Subtitles | أحياناً أصعب شيء يمكن فعله هو عدم فعل أي شيء. |
Bende dedim ki "Yapılacak en iyi şey, sizin bir parçası olduğunuz mezheple başlamak olmalı, çünkü siz o toplulukla en fazla değeri paylaşırsınız. | TED | لذا قلت: "حسناً، أفضل شيء يمكن فعله هو البدء بالطائفة التي تنتمي إليها، لأنك تتشارك أغلب القيم مع هؤلاء الناس. |
- Yani, yapabileceğim en basit şey bölmelerin kapandıklarında, Wraith'leri salmak yerine öldürmeleri olur. | Open Subtitles | حسناً , أقصد , أسهل شيء يمكن فعله سَيَكُونُ بجَعْله ألا تطلق السنفات ...سراح الأشباح عندما تتوقف , ولكن |
Olmuşu değiştirmek için elden bir şey gelmez. | Open Subtitles | لا شيء يمكن فعله لتغيير الماضي |
Bu yapabileceğimiz bir şey. | TED | الى انه شيء يمكن فعله. |
Yapabileceğim hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكن فعله .. |
Zaten elinden gelen bir şey yok. | Open Subtitles | لا شيء يمكن فعله على اية حال |
Yapılacak şey yok. | Open Subtitles | لا شيء يمكن فعله |
Teklif için teşekkür ederim ama Arthur öldü ve bu konuda yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | ولكن آرثر) قد رحل) ولا يوجد شيء يمكن فعله حيال ذلك |
Telefon üstünden yaptıkları bir şey. | Open Subtitles | إنّه شيء يمكن فعله عبر الهاتف |
Ama yapılacak bir şey yok. | Open Subtitles | ولكن ما من شيء يمكن فعله |
Yapacak bir şey yok. | Open Subtitles | لا شيء يمكن فعله |
Yapacak bir şey yoktu. | Open Subtitles | لم يكن هناك شيء يمكن فعله |
Yapabilecek bir şey yok, gerçekten. | Open Subtitles | لا شيء يمكن فعله في الحقيقة. |