"شيئاً بالمقابل" - Translation from Arabic to Turkish

    • karşılığında bir şey
        
    • karşılığında hiçbir şey
        
    Onlara yemek ve barınak veriyorum. karşılığında bir şey istemeden. Open Subtitles أزودهم بالطعام ، و أمنحهم المأوى، و لا أسألهم شيئاً بالمقابل.
    Ama evcil hayvan beslemekle aynı sorumluluk duygusu var. Ama karşılığında bir şey yok. Open Subtitles ومع ذلك بنفس القدر من المسؤولية، لكن لا نجني شيئاً بالمقابل
    Sahip olduğun her şeyi verip karşılığında bir şey beklememektir. Open Subtitles بأن تعطي كل ما تملكينه ولا تنتظري شيئاً بالمقابل
    Sana hiçbir şey söylemeyecek. karşılığında bir şey vermeden söylemez. Open Subtitles إنّها لنّ تقول أيّ شيء، ليس بدون شيئاً بالمقابل.
    İnsanlara yardım etmeye çalışıyorsun, benim gibi aptallara bile ve karşılığında hiçbir şey istemiyorsun. Open Subtitles أنت دائماً تحاول مساعدة الناس حتى الأغبياء مثلي ولا تطلب شيئاً بالمقابل
    Onlara yemek ve barınak veriyorum. karşılığında bir şey istemeden. Open Subtitles أزودهم بالطعام ، و أمنحهم المأوى، و لا أسألهم شيئاً بالمقابل.
    Tamam, Stella'ya söyle karşılığında bir şey istiyorum. Open Subtitles حسناً, و لكن أخبروا ستيلا أني أريد شيئاً بالمقابل
    Ama karşılığında bir şey istiyorsan hemen söylemeni istiyorum. Open Subtitles لكن من الأفضل أن تخبرني لو أنك تريد شيئاً بالمقابل منك ؟
    Ve sanırım davayı geri çekmeye ikna olabilirim ama karşılığında bir şey isterim. Open Subtitles و أظن أنة يمكن اقناعي باسقاط ..... الدعوى لكن أريد شيئاً بالمقابل...
    Şimdi karşılığında bir şey istiyorum. Open Subtitles حسناً ، أريد الآن شيئاً بالمقابل
    Yabancı bunun karşılığında bir şey istedi mi? Open Subtitles هل أراد الغريب شيئاً بالمقابل ؟
    Senin için bir iyilik yapabilirim ama karşılığında bir şey isterim. Open Subtitles تعرفين، سأكتب بعض المقطوعات لأجلكِ... لكني أحتاج شيئاً بالمقابل.
    Bugün de ben hediyenin karşılığında bir şey vermek istiyorum. Open Subtitles واليوم أردت إعطائه شيئاً بالمقابل
    Çünkü sana karşılığında bir şey vermek istiyorum. Open Subtitles لأنني مستعدة ان اعطيكَ شيئاً بالمقابل
    Kardeşine eşlik edeceksem karşılığında bir şey istiyorum. Open Subtitles إذا أعتنيت بأخيك أريد شيئاً بالمقابل
    karşılığında bir şey aldım, kendim için sağladığım bir güvence, güzel bir hayat, yaşadığım maceralar, hepsini buna borçluyum. Open Subtitles rlm; فعليّ أن أقبل شيئاً بالمقابل rlm; ثمناً للأمان الذي وفرته لنفسي،
    karşılığında bir şey istemedi mi? Open Subtitles ألم يسأل شيئاً بالمقابل ؟
    Dinle, Fine karşılığında bir şey beklemeden ona bu güçleri vermez. Open Subtitles إسمعي، لم يكن (فاين) ليعطيه تلك القوى إن لم يتوقع منه شيئاً بالمقابل
    Ama karşılığında bir şey istedi. Open Subtitles لكنّه أراد شيئاً بالمقابل.
    O kadar iş yapıp karşılığında hiçbir şey almamak. Open Subtitles يقومون بكل هذا العمل , ولا ينالون شيئاً بالمقابل
    karşılığında hiçbir şey alamadım... Open Subtitles لم أتلقى شيئاً بالمقابل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more