"شيئاً حيال ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu konuda bir şey
        
    • Bu konuda bir şeyler
        
    • Bununla ilgili bir şey
        
    • Bunun için bir şey
        
    • bunun hakkında birşeyler
        
    • Bunun hakkında bir şeyler
        
    En azından bu konuda bir şey yapıyorsun. Gidiyor olman çok kötü. Open Subtitles على الأقل أنت تفعلين شيئاً حيال ذلك إنه فقط شيء مؤسف أن ترحلي.
    Ama kendini fasulyeden nimet saymayı bırakıp gidip bu konuda bir şey yapmalısın. Open Subtitles لكن الإستقلالية حاول بيعها لنفسك كأنها شيئاً جيد ، و إذهب لفعل شيئاً حيال ذلك
    Çünkü Bu konuda bir şeyler yapman gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles لأني أعتقد أنك تحتاج أن تفعل شيئاً حيال ذلك
    Şu anda burada olmamızın tek nedeni Bu konuda bir şeyler yapmayı ister misin diye anlamak! Open Subtitles والسبب الوحيد لوجودنا هنا الآن هو لمعرفة لو كنتَ تريد فعل شيئاً حيال ذلك
    Ama, bilmiyorum, adamlardan biri sağlam aşçıydı, ...ya da eskiden sağlam aşçıydı demeliyim, ...bu yüzden belki Bununla ilgili bir şey olabilir. Open Subtitles أنا لا أعرف كان واحد من الرجال طباخ ميث أو كان طباخ ميث لذا ربما لديه شيئاً حيال ذلك
    Bunun için bir şey yapmalı. hepinize iyi geceler. Open Subtitles عليه أن يفعل شيئاً حيال ذلك طابت ليلتكم جميعاً
    bu konuda bir şey yapmak için eline harika bir fırsat geçti. Open Subtitles إنها فرصة عظيمة لكي تفعل شيئاً, حيال ذلك.
    Birine daha zarar verip bu konuda bir şey yapmadan duramam. Open Subtitles لا أقدر على تركه يقوم بإيذاء شخصٍ آخر دون أن أفعل شيئاً حيال ذلك
    Ya hayatımınızın sonuna kadar bizleri etkilemesine izin veririz ya da bu konuda bir şey yaparız. Open Subtitles لا يمكننا أن نسمح لذلك بأن : يؤثر علينا لبقية حياتنا يمكننا أن نفعل شيئاً حيال ذلك
    Coop bu konuda bir şey yapmadığından kanıtımız olmalıydı. Open Subtitles بما أن كُوب لم يفعل شيئاً حيال ذلك تعيّن علينا أن نثبت ذلك بأنفسنا
    bu konuda bir şey yapmalıyız. Birine söylemeliyiz. Open Subtitles ينبغي علينا أن نفعل شيئاً حيال ذلك نخبر شخصاً ما
    bu konuda bir şey hatırladım, bu yüzden dönüp kontrol ettim. Open Subtitles شيئاً حيال ذلك رن الجرس لذا عدت ودققت في ذلك.
    Bu konuda bir şeyler yapacağım. Open Subtitles وسيتوجب عليّ فعل شيئاً حيال ذلك.
    O zaman Bu konuda bir şeyler yapmalıyım. Open Subtitles إذاً سأحاول أن أفعل شيئاً حيال ذلك
    Gerçekten bence, Bu konuda bir şeyler yapmalıyız. Open Subtitles أظن بأنه علينا أن نفعل شيئاً حيال ذلك
    - Çünkü Bu konuda bir şeyler yapardı. - Yapar mıydı? Open Subtitles حسناً، لإنه لم يفعل شيئاً حيال ذلك - هل كان سيفعل شيئاً؟
    Bu konuda bir şeyler yapmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أفعل شيئاً حيال ذلك
    Bununla ilgili bir şey yapmalıyız Open Subtitles لابد أن نفعل شيئاً حيال ذلك
    - Bununla ilgili bir şey yapacağım. Open Subtitles -سأفعل شيئاً حيال ذلك
    Bunun için bir şey yapmalı. hepinize iyi geceler. Open Subtitles عليه أن يفعل شيئاً حيال ذلك طابت ليلتكم جميعاً
    Yani bana söylese bunun hakkında birşeyler yapabilirdim. Open Subtitles لو أنها أخبرتني لربما فعلت شيئاً حيال ذلك
    Temel fark, Bunun hakkında bir şeyler yapmak için radikal teknolojiyi kullanan ilk ülkenin Ruanda olması. TED الفرق الرئيسي هو أن رواندا كانت أول دولة تستخدم التقنية الجذرية لتفعل شيئاً حيال ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more