Aldatanlar, ucubeler, nemfomanyaklar, diş sağlığı uzmanları. | Open Subtitles | العاهرات غريبى الاطوار و المرضى النفسيين صحه الاسنان |
Sparazza'nın sağlığı hızla kötüleşiyor ve ölmeden önce, baş düşmanının kalbini istiyor. | Open Subtitles | صحه سابرازا تتدهور و قبل رحيله يطلب قلب الد اعدائه |
İki seçeneğin var: Ya kapıdan çıkar gidersin ya da seni çalışan sağlığı bölümüne gönderirim, bir kaba işersin. | Open Subtitles | لديك خيارين , بأمكانك الخروج من هذا الباب حالاً او ان ارسلك الى مسؤل صحه الموظفين وسوف تضطر الى البول في كأس |
Kısa bir süre için almayı bırakırsan sağlıklı görünürsün. | Open Subtitles | لذا إذا توقفتى عن أخذها لمده قصيره تبدين فى صحه جيده |
Sen kriz geçireli beri Kim daha sağlıklı şeyler yediriyor bana. | Open Subtitles | منذ تعرضت لنوبتك الغبيه وكيم تجبرني على أكل أكثر صحه |
Adam hiç bu kadar mutlu ve sağlıklı olmamıştı. Hep senin sayende. | Open Subtitles | و ادم لم يبدو سعيداً و اكثر صحه هكذا من قبل و كل هذا بسببك |
Erkek sağlığı grubumda bu tarz şeylerden bahsediyorlar. | Open Subtitles | أتعلم,فى مجموعه صحه الرجال خاصتى ..... يتحدثون عن |
Amcasının sağlığı giderek kötüleşiyor. | Open Subtitles | صحه العم قد سأت |
Jessica'nın sağlığı konusunda git gide daha çok endişeleniyorum. | Open Subtitles | ولكن أنا أزداد قلقاً على حول صحه (جيسيكا).ـ |
Emredildiği gibi, kusursuz bir ailesi var genç, sağlıklı, doğurganlığı da kanıtlanmış. | Open Subtitles | كما طُلِبت. العائلة النظيفه، الخصوبة المثبتة ,صحه جيده, صغيرة. |
Teknoloji ile herşey mümkün. Daha iyi bir hayat veya sağlıklı bir yaşam. | Open Subtitles | كل شئ ممكن في وجود التكنولوجيـا حياة أفضـل ، صحه أفضـل |
Genç bayan, kayda değer hiçbir patolojisi veya hastalığı bulunmayan 21 yaşında son derece sağlıklı bir bayansın, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً, ياآنستي الصغيره أنتِ في صحه مثاليه من أي مرض غير طبيعي, حسنٌ ؟ |
Kızımın sağlıklı ve mutlu büyümesini istiyorum ve değerli zamanını kaloriler sayarak veya aşırı kilo üzerinde saplantı yaparak harcamasını istemiyorum. | Open Subtitles | اريد ان تكبر ابنتي في صحه وعافيه وسعيده و لا اريدها ان تضيع وقتها الثمين في عد السعرات الحراريه او الوسوسه بخصوص وزنها |
Bak, o gerçekten çok sağlıklı bir çocuk. | Open Subtitles | أنظر.. انه مثال لولد يمتلك صحه ممتازه |
Bak, oldukça sağlıklı bir çocuk. | Open Subtitles | أنظر.. انه مثال لولد يمتلك صحه ممتازه |
Böylece daha sağlıklı görünecekti. | Open Subtitles | لذا قد تبدو فى صحه جيده |