"صديقه المفضل" - Translation from Arabic to Turkish

    • en iyi arkadaşı
        
    • En yakın arkadaşı
        
    • en iyi arkadaşını
        
    • en yakın arkadaşıyla
        
    • En yakın dostuna
        
    • en yakın arkadaşının
        
    en iyi arkadaşı ve top karşılayıcısı olan Ricky Freeman'ın aynı zamanda karısıyla birlikte olduğunu öğrenmiş. Open Subtitles لقد قال لي أنه اكتشف أن رفيقه ريكي فريدمان وهو صديقه المفضل كان يضاجع زوجته
    Bir zenciyle sevişirken en iyi arkadaşı da beni arkadan becermişti. Open Subtitles في إحدى المرات تضاجعتُ مع رجل زنجي بينما كان صديقه المفضل ورائي
    En yakın arkadaşı, Jason Street'le birlikte hastanede olacağımı. Open Subtitles و أنني سأكون بالمستشفى مع صديقه المفضل جايسون ستريت
    Ama şansına yanında ona bu konuda yardımcı olacak En yakın arkadaşı var. Open Subtitles لكن لحسن الحظ لديه صديقه المفضل ليساعده بذلك
    Sana yardım etmeye çalıştım, sense kardeşinden faydalanan, en iyi arkadaşını eken, iğrenç, bencil bir salağa dönüştün! Open Subtitles ولكن تحول إلى هزة أنانية بغيضة إستغل أخته وترك صديقه المفضل يا رجل لقد إنتهينا
    Belki en yakın arkadaşıyla seks bile yapabilirsin. Open Subtitles و ربما تمارسين الجنس مع صديقه المفضل
    En yakın dostuna ihtiyacı vardı. Open Subtitles ويحتاج صديقه المفضل حوله
    Charlie bana en yakın arkadaşının kendisini vurduğunu söyledi. Open Subtitles (تشارلي) أخبرني للتو بأن صديقه المفضل قتل نفسه.
    Bunların içinde en iyi arkadaşı, Ayı Winnie adlı bir ayıdır. Open Subtitles ومن ضمن المجموعة صديقه المفضل واسمه ويني ذا بووه
    en iyi arkadaşı Irak'ta öldürülünce travma geçirmiş. Open Subtitles لقد تأذى نفسياً عندما قتل صديقه المفضل في العراق
    en iyi arkadaşı suçlayıcı resimleri niye bana gönderdi? Open Subtitles لماذا يُرسِلُ لي صوراً تُدين صديقه المفضل
    Neyse..., adam eve gelmiş, anlıyorsunuz ya, karısıyla en iyi arkadaşı birlikteymiş. Open Subtitles على أي حال، هذا الرجل يأتي الى المنزل، كما تسمعون ويجد زوجته مع صديقه المفضل - نعم -
    en iyi arkadaşı. Open Subtitles صديقه المفضل لقد تقابلوا في عام 1910
    Bana kızgın çünkü en iyi arkadaşı 3 denizci Er'e cinsel tacizde bulundu. Open Subtitles ياله من أحمق! نه غاضب لأن صديقه المفضل اعتدى جنسيا على 3 من المارينز
    Çünkü ben, En yakın arkadaşı öldürülünce adam hayattan kopmuş diye duydum. Open Subtitles لأن الإشاعة التي سمعتها عنه في الواقع، إنه انهار كلياً عندماً قُتل صديقه المفضل
    Bastet Bronzunu bulmak için En yakın arkadaşı ve ortağı Open Subtitles إلى مصر مع صديقه المفضل ديجر
    Evet, En yakın arkadaşı ona kızgın. Open Subtitles نعم , صديقه المفضل تبول عليه
    Patronum en iyi arkadaşını kanserden kaybediyor. Open Subtitles رئيسي يخسر صديقه المفضل بسبب السرطان
    Patronum en iyi arkadaşını kanserden kaybediyor. Open Subtitles رئيسي يخسر صديقه المفضل بسبب السرطان
    Sadece oğlum ve en yakın arkadaşıyla takılıyorum. Open Subtitles أنا فقط أقابل ولدي و صديقه المفضل
    Petra ile evli. Ne yazık ki Petra onu, onun en yakın arkadaşıyla aldatıyor. Open Subtitles ولسوء الحظ, (بيترا) تخونه مع صديقه المفضل
    En yakın dostuna. Open Subtitles صديقه المفضل
    Bu onun en yakın arkadaşının hatasıydı. Open Subtitles كانت غلطة صديقه المفضل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more