"صعوبه" - Translation from Arabic to Turkish

    • zorlanıyorum
        
    • zorluk
        
    • güçlük
        
    • kadar zor
        
    • zorlaştırıyorsun
        
    • zor olabilir
        
    Kay, planını bir kez daha anlat çünkü anlamakta zorlanıyorum. Open Subtitles .راجع معى خطتك مرةً أخرى. فأنا أجد صعوبه فى فهمها
    Çünkü ben de kalmak için bir neden aramakta zorlanıyorum. Open Subtitles لأن أُنا أواجه صعوبه في إيجاد سبباً جيداً للبقاء
    Teşkilatlar arası işbirliğinde bazı sorunlar çıkmış olsa bile, bizim bürolarımızda çalışmanızda herhangi bir zorluk çıkacağını sanmıyorum. Open Subtitles بالرغم من أن التعاون بين الوكالات صعب جدا لم أجد أى صعوبه حينما كنتم تعملون فى مكاتبنا
    Fakat, ona rakip bulmakta güçlük çekiyorum. Ya da "kurban" mı deseydim? Open Subtitles لكني أجد صعوبه في إيجاد خصوم له بل ربما أقول ضحايا له
    Okulda yaşamın ne kadar zor olduğunu bilmiyorsunuz. Open Subtitles انتم لا تعرفون مدى صعوبه الأمر هناك كل يوم
    Tamam, işleri kendin için daha da zorlaştırıyorsun. Open Subtitles اوكي ، انتِ فقط تزيدين الموقف صعوبه بالنسبه لك
    İnanması zor olabilir ama istesem bunun yerine masabaşı görevi de yapabilirdim. Open Subtitles أنت قد تجد صعوبه في تصديق هذا لكني سوف اتولى مكتب فوق التل هذه يوما
    Bak, odada birden fazla kişi olduğunda konsantre olmakta zorlanıyorum. Open Subtitles اجد صعوبه فى التركيز عندما يوجد اكثر من شخص داخل الغرفه
    Abimin yanındayken kendim olmakta zorlanıyorum. Open Subtitles ..اواجه صعوبه لأكون على طبيعتي بجانب أخي
    ve ben bir tane bile bulmakta zorlanıyorum. Open Subtitles و أنا أُواجه صعوبه في إيجاد واحداً
    Torren'a ve bana kavuştuğu için mutlu, ama Atlantis'teki yaşama uyum sağlamakta zorluk çekiyor. Open Subtitles انه سعيد لانه تم لم شمله مع تورن و انا لكنه يواجه صعوبه في التكيف مع العيش في اتلانتس
    Ancak kendisiyle dövüşecek rakip bulmakta zorluk çekiyorum, gerçi kurban demek daha doğru olur. Open Subtitles لكني أجد صعوبه في إيجاد خصوم له بل ربما أقول ضحايا له
    Eski patronuna karşı çalışmada zorluk çekmeyecek misin? Open Subtitles ولن تواجه أية صعوبه في مواجهة رئيسك السابق؟
    Nick, son zamanlarda öfkeni kontrol etmekte güçlük çektiğini biliyoruz. Open Subtitles نفهم إنك كنت تجد صعوبه فى السيطره على أعصابك فى الآونه الأخيره
    Ben de bunun basit bir tesadüf olduğuna inanmakta güçlük çekiyorum, Müdür Bey. Open Subtitles إنهم أيضا سيجدون صعوبه فى تصديق هذه المصادفه المحضه
    Bir öneriye göre insanların bir canlının çok belirsiz bir şekilde başka bir canlıya dönüşmesi fikrini kavramalarındaki güçlük bunun zor fark edilmesinden kaynaklanıyor. Open Subtitles و مقترح عُرض يوماً كان أن البشر تلقاههم صعوبه في استيعاب فكرة أن الحيوانات تتغير الي حيوانات أخري تدريجياً
    Tecrübe gerekli değildir". Ne kadar zor olabilir? Open Subtitles الخبره غير مطلوبه ما هي صعوبه هذه الوظيفه؟
    Dinle, bana nefes almamı veya bunun ne kadar zor olabileceğini söyleme. Open Subtitles اسمع, لاتخبرني بأن اعيد التفكير او مدى صعوبه هذا الامر
    O kapıdan dışarı çıkmana izin vermem benim için ne kadar zor bilemezsin. Open Subtitles انت لا تعرفين مدى صعوبه ان اجعلك تخرجين من الباب
    Sayende bazı lüksleri yaşamamı gerçekten zorlaştırıyorsun. Open Subtitles -أتعلمين, أنتي تزيدين الأمر صعوبه -كي أعيش من خلالكِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more