Eğer odanın diğer ucunda olmasaydın, yüzüne bir tokat yapıştırırdım. | Open Subtitles | لو لم تكن في الجانب الأخر من الغرفة لكنت صفعتك على وجهك |
İstiyorsan sen de bana tokat atabilirsin. | Open Subtitles | إذا أردت يمكنك صفعة لي تماما مثل أن صفعتك. |
O sersem sana UFC'de tokat attığı zaman anladım. | Open Subtitles | عندما تلك العاهرة صفعتك في نزال القتال الحر. |
Bu yüzden seni tokatladım. Sorun değil, damat. | Open Subtitles | لهذا صفعتك - لا بأس يا زوج ابنتي - |
Ben seni tokatladım, bu yüzden sen de beni tokatlayacaksın. - A-ah. | Open Subtitles | صفعتك لذا عليك أن تصفعيني |
Kes sesini yoksa tokatlarım seni! | Open Subtitles | اصمتي و إلا صفعتك . |
Kalk yoksa tokatlarım seni! | Open Subtitles | انهض و إلا صفعتك . |
Seni tokatladığım için üzgünüm. Yanlış yaptım. | Open Subtitles | آسف لأنني صفعتك, لقد كان خطأ |
Enseme tokat atmanı bekliyorum patron. | Open Subtitles | أنتظر صفعتك لمؤخرة رأسي يا رئيس |
Sana tokat attığımda, seni koruyordum. | Open Subtitles | عندما صفعتك على وجهك. كنت أحميك. |
Doğru değil. Çatıda tokat bile attım. | Open Subtitles | ليس صحيحا انا صفعتك |
Sana tokat atmadım. Hafifçe vurdum. | Open Subtitles | لا لم أضربك لقد صفعتك قليلا |
Noel partisinde size tokat attı mı? | Open Subtitles | هل صفعتك في حفل الكريسماس؟ |
Hala sana tokat attığına inanamıyorum. | Open Subtitles | ما زلت لا أصدق أنها صفعتك |
Aslında, seni tokatladım. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد صفعتك |
Seni karı tokatlar gibi tokatladım. | Open Subtitles | لقد صفعتك وكأنك عاهرة . |
Seni tokatladığım için. | Open Subtitles | لأنني صفعتك |