"صلة له" - Translation from Arabic to Turkish

• alakasız
• konu dışı

Bu da alakasız bir soru. Önemsiz ve beceriksizce.
سؤال لا صلة له بالموضوع مجدداً . غير أساسي وغير كفؤ

Kimliğini belirlemek ve onu alakasız konumuna getirmek için her şeyi yapacağız.
سأفعل كلّ ما بوسعي لأعرف هويّته وأجعله لا صلة له.

Aşk bizim gibi bir insanlar için alakasız, bu bizim paylaşabileceğimiz bir ayrıcalık değil.
الحب لا صلة له بأناس مثلنا، امتياز لا نتشاركه.

Görünüşe göre eski alakasız numaramız alakalı bir hasar vermek üzere.
يبدو أن رقمنا السابق الذي لا صلة له على وشك القيام ببعض الأضرار ذات الصلة

Ama ölümlerinizden sonra verdiğiniz bu taviz konu dışı olacaktır.
ولكن موتكم سيجعل ذلك الامتياز لا صلة له بالموضوع

Ve yanımızda neredeyse yarım asırdır oy kullanan biri var. Konuyla alakasız.
وهنا لدينا شخص يصوت لما يقرب من نصف قرن هذا لا صلة له بالموضوع

Hayır, bence o öylesine gelen garip, alakasız bir ağrıydı.
،كلا، إنه مجرد ألم عابر لا صلة له

Visualize hakkındaki kişisel kötülemeleriniz dikkate alınıyor, ama konuyla alakasız.
رأيك الشخصي عن منظمة "الرؤية" قد دوّن ، ولكن لا صلة له بالموضوع

Doug Greathouse bu hikayeyle alakasız.
دوغ غريت هاوس لا صلة له بهذه القصة.

Eğlenceli fakat alakasız.
صحيح، مسليّ ولا صلة له

Ama Oviraptorid'in yuvasında birbirinden alakasız iki embriyo keşfedildiğinde sadece otobur olmadıkları düşünüldü.
و لكن، عندما إكتشفنا بقايا إثنين من الأجنـَّة لا صلة له بهما داخل عش الـ(أوفيرابتوريد)..

Sayın yargıç, sanırım Oceanside polis raporuna bağlı olarak onu çapraz sorguya çekecekler ve bu alakasız bir konu.
يا حضرة القاضي, أظن أنهم سيحاولون استجوابه بناءً على تقرير شرطة (أوشن سايد) ونحن نرى أن ذلك لا صلة له بالموضوع

- alakasız soru.
لا صلة له للقضية

- alakasız.
-اعتراض، لا صلة له بالأمر

Hadi, hadi, hadi. Bu konu dışı, kardeşim.
هيا , هيا , هيا هذا ليس صلة له بالموضوع

Sonuna kadar haklısın ama bu konu dışı.
أنت مُحق %100، لكن هذا لا صلة له بالموضوع.

İtiraz ediyorum sayın Yargıç, konu dışı.
{\pos(190,230)}أعترض سيادة القاضي هذا لا صلة له بالقضية