Daima yaz olan olmadığınız bir yerin peşindesiniz hep. | Open Subtitles | انتم دائماً تطاردون مكان .. يكون صيفاً دائماً |
Daima uzaktaki bir şeyin peşinde olmak, daima yaz olan bir yerin. | Open Subtitles | انتم دائماً تطاردون مكان يكون صيفاً دائماً |
Göz yaşlarıyla dolu sıkıntılı bir yaz geçirdim bir telefon bekledim, hiç gelmeyen. | Open Subtitles | كان صيفاً كئيباً.. مليئاً بالدموع المحبوسة منتظرة مكالمة هاتف منه |
Kendi paramı kazanmak üzere Atlanta'ya yeni gelmiştim. Hey şöyle çek bakalım! Mevsim yazdı. | Open Subtitles | نقلته إلى اطلانطا على حسابي لقد كان صيفاً وهو لن يذهب إلى المدرسة |
Benimle beraber kabinde çalışıp sonuçları ve istatistikleri tuttuğun yazı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكرين يوم عملت معي بكابينتي صيفاً بتدوين النتيجة و عمل إحصائيات؟ |
Günde 15, 16 saat boyunca, yazın ve kışın köle gibi çalıştı. | Open Subtitles | يُسْتعبد لخمسة عشر ، ستة عشر ساعة يومياً صيفاً وشتاءً |
Tamam, iyi tatiller. Hoşça kalın. | Open Subtitles | حسناً ، أتمنى لك صيفاً رائعاً حسناً ، إلى اللقاء |
"İyi bir yaz geçir. Okulda görüşürüz." mü? | Open Subtitles | أقضِ صيفاً جميلاً وساأراك في العودة للمدرسة |
Hepimiz için Çin işkencesiyle dolu mükemmel bir yaz olacak. | Open Subtitles | سيكون هذا صيفاً جيداً من العذاب لنا جميعاً |
İyi bir yaz geçirdiniz mi? | Open Subtitles | هل قضيتم صيفاً رائعاً ؟ فقط أفضل صيف على الإطلاق |
Çok güzel bir yaz geçirdi. Neleri onardığına inanamazsın. | Open Subtitles | لقد كان صيفاً رائعاً لها لن تصدقي مقدار الأشياء اللتي أصلحتها |
Burada neler olduğunu biri hemen bulmazsa hepimiz için kısa bir yaz olacak demektir bu. | Open Subtitles | لو لم يعرف أحد ما الذي يجري هناوبسرعة.. فسوف نقضي صيفاً قصيراً جميعاً |
Çok üzücü çünkü harika bir yaz geçirdim. | Open Subtitles | على الرغم من ذلك أنا حزين لأنني قضيت صيفاً رائعاً |
yaz olduğunu zannettiğim için kolsuz buluz giymişim. | Open Subtitles | لقد لبست قميص خفيف اليوم لأنني ظننته صيفاً |
Yani seninle sadece bir yaz geçirdim ve kendi kellemi uçurmak istiyormuşum gibi geliyor. | Open Subtitles | فلقد قضيتُ صيفاً واحداً معكَ شعرتُ خلال برغبة في تفجير رأسي. |
Ama ondan bir adım önde olmayı başarırsam sanırım eğlenceli bir yaz tatili geçirebilirim. | Open Subtitles | لكنطالمابقيتبعيدعنعيونأبي أعتقد سأمضي صيفاً ممتعاً |
yazdı, orduya katılmamdan,.. | Open Subtitles | كان الوقت صيفاً... قبل ذهابى إلى الجيش مباشرة |
Sıcak bir yazdı ve süslü bir resepsiyonda üçümüzün elinde de karpuzlu harika dondurmalar vardı. | Open Subtitles | لقد كان صيفاً مشمساً ولقد حظى ثلاثتنا ... ـ بهذه المثلجات الرائعه بنكهة البطيخ... |
Altı üstü bir yazı beraber geçirecektik ve şimdi seni yaz okuluna sokabilmek için çırpınıp duracağım. | Open Subtitles | كنا سنقضي صيفاً أخيراً معاً. والآن يتوجب عليّ أن أسرع لأرى إن كنت سأجد مدرسة صيفية لك لا ,لا للمدرسة في الصيف |
İşçi bayramından sonraki gün beyaz giymemek ya da yazın uzun sürüp sürmeyeceğini anlamak için domuzları şehre doğru kovalamak gibi. | Open Subtitles | انه مثل عدم ارتداء الأبيض بعد يوم الولادة أو مطاردة خنزير في المدينة لمعرفة ما إذا كان سيصبح صيفاً طويلاً |
İyi tatiller, kendinize iyi bakın. | Open Subtitles | اقضوا صيفاً ممتعاً يا رفاق حسناً، اعتنوا بأنفسكم |
Karen Darling'le büyülü yazlar geçirdiğin bir yerde aynı çatı altında bulunmayacağım. | Open Subtitles | -اوه, هيا, ليزا لن أجلس بنفس البيت الذي جلست به انت وكارن دارلنغ الذي وقضيتما صيفاً ساحراً مع بعضكما |
Cristina, Bernice'in yazlık okuma listesindeki... kitapları kendi kendine okumuş bile. | Open Subtitles | لقد قرأت كرستينا جميع الكتب التى كان يجب أن تقرأها بيرنيس صيفاً |