"ضحلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • sığ
        
    • yüzeysel
        
    • derin değil
        
    O âna kadar, hayatımın ne kadar sığ geçtiğini fark etmemiştim. Open Subtitles قبل تلك اللحظة لم أدرك كم كانت حياتي ضحلة من قبل
    Alaska Üniversitesi'nden Profesör Katey Walter geçen kış bir başka grupla bir başka sığ göle gitti. TED البروفيسور كاتي والتر من جامعة ألاسكا ذهبت مع فريق آخر لبحيرة ضحلة أخرى في الشتاء الماضي.
    Buradaki çırpıntı ise suyun sığ olduğunu gösteriyor. Open Subtitles الان ، هذه مياه متقطعة هنا وهذا يعني انها ضحلة
    Okyanus dalgası sığ sulara ulaştığında kırılmaya başlar. Open Subtitles وعندما تصل إلى مياه ضحلة فإن هذه الموجات تبدأ في الانكسار
    İlk birkaç darbe paralel eksenli ve yüzeysel. Open Subtitles أول عدة ضربات كانت ضحلة حول الفأس المتوازي
    Şu anda sular o kadar sığ ki buz rengi martılar yüzeyin hemen altındaki canlı balıkları kapabiliyorlar. Open Subtitles المياه هنا ضحلة لدرجة أن النوارس الرمادية الأجنحة تلتقط أسماك الرنجة الحية مباشرة من أسفل صفحة الماء
    Yönetimin Orta Doğu barış planı çok sığ ve çok ayrıntılı. Open Subtitles خطة الإدارة الأمريكية للسلام في الشرق الأوسط ضحلة و تنقصها الخبرة العملية
    Ben de katılıyorum.sığ ve ayrıntılı. Open Subtitles أوافق أيضاً ، ضحلة و تنقصها الخبرة العملية
    Ancak kıyıdan içeri girildiğinde bir başka farklı dünya vardır üzerine mangrov ağaçları serpiştirilmiş engin ve sığ bir lagün. Open Subtitles لكن تراجعُ عن الشاطئِ وهناك عالم مختلف جداً آخر بحيرة ضحلة واسعة نقّطَت بأشجارِ القرامِ.
    Aslında hepsinin olmasa bile... birçok bilim adamının eseri İncil'de yaratılan hikayelerin eksik ve sığ olduğunu kanıtladı. Open Subtitles ربما لأنها ، لهم ، هي جنازة العالم الذي أثبتت أعماله أكثر من غيره.. أن قصة الخلق التوراتية، ضحلة وناقصة.
    Kısa birlikteliğimize dayanarak, sizin kısaca sığ olduğunuz sonucuna vardım. Open Subtitles إستنادا للفترة التى قضيناها معا أريد أن أخبرك أنك كنتى ببساطه ضحلة
    Buradaki balıkları yakalamak çok zor ve bu tür sığ sular onlar için oldukça güvenli. Open Subtitles السمك هنا يصعب الإمساك به وفي مياه ضحلة كهذه ستكون في مأمن
    Açık denizle tek bağlantı dar ve sığ bir kanal. Open Subtitles وقناة ضيقة ضحلة هي الممر الوحيد للمياه المفتوحة
    Yaşlandığın zaman seni terk edecek kadar sığ olduğumu mu düşünüyorsun? Open Subtitles اتعتقد إني ضحلة جداً لدرجة ان اتركك عن تشيخ ؟
    Sakin, sığ sular onların yumurtalarını bırakması bakımından mükemmel bir yer. Open Subtitles مياه ضحلة وهادئة توفر لهم المكان المثالي لوضع البيض
    Bir zamanlar burada sığ sular bulunmuş olmalı. Open Subtitles في زمن ما, لابد وأن كان هناك مياه ضحلة هنا
    Mesele, bu çevrede 47 ila 60 hektar arası büyüklükte kaç tane sığ bataklık olduğu. Open Subtitles المقصد هُو كمْ مُستنقعات ضحلة موجودة في هذه المنطقة العامّة بين 47 و60 هكتاراً.
    Sizin tanrılarınız kokuşmuş bir göl kadar sığ. Open Subtitles آلهتكم ضحلة كمياه البركة النتنة
    Kadınların farklılığı anlayamayacak kadar yüzeysel olduklarını kanıtlamaya çalışıyorlardı. Open Subtitles لقد كانوا يحاولون إثبات بأن النساء مياة ضحلة و لا تستطيع رؤية ما وارء السطح.
    Bıçak yaraları hem yüzeysel hem derin. Sistemli bir işkence olabilir. Open Subtitles الطعنات ضحلة وعميقة قد يكون نوعا من التعذيب المنهجي
    Kesikler... uzundu, uçbölümleri yüzeysel, orta bölümleri derindi. Open Subtitles القطع كان... ... طويلة، ضحلة في نهاياتها، عميقة في الوسط.
    Geçebiliriz, su derin değil. Open Subtitles نستطيع العبور المياه ضحلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more