"ضربته" - Translation from Arabic to Turkish

    • vurdum
        
    • vurdun
        
    • vurdu
        
    • dövdün
        
    • dövdüm
        
    • vurmuş
        
    • vurduğum
        
    • dövdüğün
        
    • çarptı
        
    • vurmaya
        
    • vurursan
        
    • dövdüğünü
        
    • vurmuştum
        
    • vurduğunda
        
    • vurduğumda
        
    Sonra ateş etmeye başladı. Oradaki kadını vurdu, ben de bir daha vurdum. Open Subtitles ثم بدأ بإطلاق النار و أصاب تلك المرأة هناك ، لذا ضربته مجدداً
    Sonra ateş etmeye başladı. Oradaki kadını vurdu, ben de bir daha vurdum. Open Subtitles ثم بدأ بإطلاق النار و أصاب تلك المرأة هناك ، لذا ضربته مجدداً
    Biraz daha az hızlı olabilirdim lan. Direk dişe vurdum. Open Subtitles ربما كنت سريع أكثر من اللازم , ضربته في أسنانه
    Ne halt etmeye adama vurdun Allah aşkına? Open Subtitles بحق الجحيم , على اى شئ ضربته ؟ لاجل المسيح ؟
    Sen de onu öldüresiye dövdün, öldü sandın ve gömdün. - Hayır! Open Subtitles -لذا ضربته حتى الموت , هذا ما ظننته , و بعدها دفنته
    Onu dövdüm.Tommy ile görüştük.İş bitti. Open Subtitles خرج عن حدوده ، ضربته . تومي أصلح الامور و انتهي الامر برمته
    Yüzüne vurdum, izi kolay kolay geçmez. Open Subtitles أنا غير متأكد ، ولكننى ضربته بوجهه علامة لن يتخلص منها سريعاً
    Yüzüne vurdum, izi kolay kolay geçmez. Open Subtitles أنا غير متأكد ، ولكننى ضربته بوجهه علامة لن يتخلص منها سريعاً
    Onu vurdum. Sonra da silahı atıp yumruklarımla devam ettim. Open Subtitles ضربته بالرصاص ، ثم ألقيتُ ببندقيتي بعيداً و أكملتُ المهمة بقبضتيّ
    Ona önce ben vurdum. Open Subtitles كانت غلطتي أرجوك لقد ضربته و بدأت الشجار
    Dalga geçti ve onu kafasından vurdum. Open Subtitles و لذا فقد قام باحدى تلك الحركات الساخرة فما كان مني الا أن ضربته على رأسه
    Sanıyorum, yeterince tatmin olmamıştım bu yüzden boynuna keskin tarafıyla bir daha vurdum derine inip, kafasını uçuruverdi. Open Subtitles واحسب ان ذلك لم يشفي غليلي لذا ضربته ثانية على رقبته من الطرف الحاد المصقول واقتربت من قطع راسه كليا قتلته
    Shane! Ona silahınla vurdun! Senden nefret ediyorum! Open Subtitles شاين ، لقد ضربته بمسدسك ، أكرهك
    Ama birisi sorarsa, Milhouse'a sen vurdun. Open Subtitles لو سأل أحد عما حصل ، فأنت ضربته
    Geçen gün onu mektup yüzünden mi dövdün? Open Subtitles هل ضربته منذ عدة أيام بسبب الخطاب؟
    Peki, eğer biri sorarsa onu öldürene kadar dövdüm, tamam mı? Open Subtitles لو سأل عنه أحد، فأنا ضربته حتى مات ، حسناً؟
    Tüm gücümle vurmama rağmen sanki bir duvara vurmuş gibiydim! Open Subtitles اكره ذلك الجدار الحجري لقد ضربته بكل ما املك
    Öldürdüğünüzü sandığınız adam yürüyüş ayakkabımın deri topuğuyla kafasına vurduğum adamdı. Open Subtitles الرجلالذيإعتقدتأنك قتلته... كان الرجل الذي ضربته على رأسه بكعب حذائي الجلدي
    6 yıl önce ölene kadar dövdüğün uyuşturucu satıcısı hariç. Open Subtitles سوى مروّج المخدّرات الذي ضربته حتّى الموت منذ 6 أعوام.
    Ona vurduğumda kafasını oldukça sert duvara çarptı. Open Subtitles لقد ضرب رأسه بالحائط أيضاً بقسوة عندما ضربته
    Kontrolümüzü kaybettik... ve suratı tanınmaz hale gelene kadar bilinçsizce ona vurmaya devam ettim. Open Subtitles وانتهى بنا الأمر هكذا وانتهى بي الأمر بعد أن ضربته حتى لم أستطع تبين ملامحه
    Eğer onun kafasına bir kez daha vurursan bunun ona son vuruşun olabileceğini anlatmaya çalışıyorum. Open Subtitles أنا أحاول أن أجعلك تفهم أنّك لو ضربته على رأسه ثانية، فيُمكن أن تكون الأخيرة. يمكن أن يكون آخر واحد.
    Eric, bahçede oynarken onu dövdüğünü hatırlıyor musun? Evet. Open Subtitles إيريك, أتتذكر عندما ضربته وأوقعته على الأرض؟
    Ona bir kere vurmuştum ama sanırım yeterli olmamış. Open Subtitles لقد ضربته مرة لكن أعتقد أنها لم تكن كافية
    Peki onu vurduğunda titremeye başlayıp ağzından köpük çıkmaya başlamadı mı? Open Subtitles إذاً، كان غاضب و منفعل جداً عندما ضربته ؟
    Umarım, ona vurduğumda dişi kırılmamıştır. Open Subtitles آمل اني لم اخلع له اي سِنّة عندما ضربته.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more