| Hatta bazen zayıf ya da hasta olan diğer kurtları da öldürürler. | Open Subtitles | وحتى انهم يقتلون ذئابا اخرى احيانا عندما يكونون مريضين او ضعيفين |
| Bu yönteme başvuran zayıf birisi yahut kötü niyetli ise ölebilirsiniz. | Open Subtitles | مما يعني أنّكما عرضة للموت لوكنتما ضعيفين ومُستخدم هذا الاسلوب ضدّكما شريرًا. |
| Bir şey yapmazsak, zayıf olduğumuzu düşünecek. | Open Subtitles | إن لم نفعل أي شيء سوف يعلم اننا ضعيفين بهذه اللحظه, نحن كذلك |
| Olay şu eğer geri dönersek, zayıf görünürüz. | Open Subtitles | الامر هو لو عدنا، سنبدو ضعيفين |
| Ama çok zayıf görünüyorlar. | Open Subtitles | و لكنهم يبدون ضعيفين جداً |
| İkisinin de zayıf görünmesine neden oluyor. | Open Subtitles | و تجعلهما يبدوان ضعيفين |
| zayıf gözüküyorlar; icaplarına bakalım. | Open Subtitles | يبدون ضعيفين دعونا نلقي بهم |
| El bileklerim zayıf. | Open Subtitles | لديّ معصمين ضعيفين. |
| Ama zayıf düşmemeliyiz. | Open Subtitles | لكن لا يمكن أن بكون ضعيفين. |