"طائرة من" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir uçak
        
    • uçan bir
        
    • giden bir
        
    Bir gün Fransa'dan gelen bir uçak yeni askerleri bırakıp gitti. Open Subtitles في احد الأيام أقلت طائرة من فرنسا عدداً من الشباب الجدد وحطت بهم هنا
    Eglin Hava Üssü'ndeki bir uçak, Miami'deki CIA'in gizli şirketine kayıtlı sivil bir uçağın kopyası olarak yeniden boyanmış ve numaralandırılmış olacak. Open Subtitles طائرة من قاعدة إجلن الجوية سوف تطلى وترقم بأرقام مطابقة لطائرة مدنية مسجلة وهى تتبع لشركة تعمل كواجهة للمخابرات المركزيه فى ميامى
    Böylece, üzerinden bir uçak geçer... ya da yukarıdan bir uydu fotoğraflarını çekerse... burada olduğumuzu bildiklerinden... bizi fark ettiklerinden... kesinlikle emin olmalıyız. Open Subtitles و بهذه الطريقة إن عبرت طائرة من فوقنا أو أخذ قمر صناعي صورة لهذا المكان نريد أن نتأكد
    Kapı'dan az önce birşey geçti, uçan bir gemi, ama biz birşey yapamadan kayboldu. Open Subtitles شيء جاء خلال المدخل سفينة طائرة من نوع ما لكنها اختفت قبل أن نفعل أي شيء
    "Sana sadece seni sevdiğimi söylemek istiyorum. " " Newark'tan San Francisco'ya giden bir uçaktayım. " Open Subtitles أنا فقط أريد إخبارك بأننى أحبك أنا على طائرة من نيوأرك إلى سان فرانسيسكو
    Bu şekilde bir uçak geçerse ya da uydu fotoğrafları çekilirse burada olduğumuzu bildiklerinden, bizden haberdar olduklarından emin olmalıyız. Open Subtitles و بهذه الطريقة إن عبرت طائرة من فوقنا أو أخذ قمر صناعي صورة لهذا المكان نريد أن نتأكد
    Senin yüzünden bir uçak düştü ve ulusal ajanlar öldü. Open Subtitles , أنتِ أوقعتِ طائرة من السماء , هناك عملاء فيدراليين قتلى
    Dinle, bu sabah buraya inecek bir uçak var mıydı diye soruyorlar. Open Subtitles أنصت هؤلاء الرجال يريدون أن يعرفوا إذا كان هناك طائرة من المقرر أن تهبط هنا هذا الصباح
    Efendim! Saf altından bir uçak asla havalanamaz. Open Subtitles لن تتمكن أبدا طائرة من الذهب المتماسك أن تطير يا سيدي
    Bunun gibi sessiz uçan bir uçak gövdesinde titreşim engelleyici olarak tahminen tungsten alaşım kullanıyordur. Open Subtitles ان طائرة من هذا القبيل تشغيل هادئ، ربما تستخدم سبائك التنغستن في جسم الطائرة للاهتزازات لها استقرار النظام.
    Ama onlar Siletsky için bir uçak gönderttiler, bu yüzden de teğmenden önce geldi. Open Subtitles لكنهم أرسلوا طائرة من أجل سيلتسكي و لذلك فقد وصل في وقت أبكر -هل هذا واضح ؟
    Uçuş kayıtlarına göre Fanniker İnşaat saldırıdan bir gün sonra Kandahar'dan Virginia'ya gitmek üzere bir uçak kiralamış. Open Subtitles سجلات الرحلات تشير أن إنشاءات فانيكر قم بتأجير طائرة من "قندهار" إلى "فيرجينيا بعد يوم من الهجوم
    Bu ağırlıktaki ve bu hızda giden bir uçak olası iniş noktalarından ancak şuna... Open Subtitles طائرة من هذا الوزن، المبحرة في تلك السرعة، تعطي الممكن موقع الهبوط من...
    İnsan gücüyle çalışan uçak -- Gossamer Condor bu alanda beni 1976 ve 77'de çalışmaya yönlendirdi, havacılık tarihinde Kremer ödülünü kazandı, ve sonrasında Albatross (ÇN: İnsan gücüyle çalışan bir uçak) geldi. Ve pek çok garip uçaklar ve yaratıklar yapmaya başladık. TED طائرة من الأنسان- طاقتها-- غوسمار كوندور كانت منه البداية في هاذ الإتجاه عام 1976 و 77 و لقد فاز بجائزة كريمر في طيرانه التاريخي، الذي تبعه فيه ألباتروس. و بدأت من هناك صناعة طائرات غريبة و مخلوقات.
    - bir uçak gökyüzünden yere çakıldı, Mikhail Tabi ki gördük. Open Subtitles هوت طائرة من السماء، (ميخائيل) بالطبع رأيناها
    Richmond Saha Ofisi'nden bir uçak ayarlayabiliriz. Open Subtitles يمكننا الحصول على طائرة من مكتب (ريتشموند) الميداني
    Bir yıl kadar önce Cooper kayıplara karıştı. Richard McCoy, Denver yakınlarında bir uçak kaçırdı. Open Subtitles بعد نحو عام من إختفاء (كوبر)، اختطف (ريتشارد ماكوي) طائرة من (دنفر)،
    Boone City'ye uçan bir B-17 var. Open Subtitles (هناك طائرة من طراز بى17 متجهة الى مدينة (بوون
    Sidney'den Los Angeles'a giden bir uçaktaydık. Open Subtitles كنا على متن طائرة من (سيدني) إلى (لوس أنجلوس)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more