"طاردته" - Translation from Arabic to Turkish

• kovaladım
• kovaladığın
• takip ettim
• kovaladığım
• Kovaladın
• sinsice takip

Onu kovaladım ve yakaladım. Onlar gelene kadar onu tuttum.
لذا طاردته وقبضت عليه وقيدته إلى أن وصلوا إلى هُناك.

Sana balon da almıştım ama elimden kaçınca bir süre kovaladım.
لقد جلبت لك بالونا ايضا ولكنه طار بعيدا طاردته لبعض الوقت

kovaladığın adamın bombacı olduğuna emin misin?
هل تظن حقا أن الرجل الذى طاردته كان المفجر ؟

Eğer kovaladığın adam bu değilse ve sana arabayla da çarpmadıysa ne diye onu burada tutuyorsun?
اذا لم يكن هذا هو الرجل الذى طاردته و لم يكن الرجل الذى صدمك بالسيارة لذا لماذا بحق الجحيم تحتفظ به هنا ؟

Onu sinsice takip ettim sonra onu milyonlarca küçük parçaya ayırdım.
لقد طاردته , لقد عذبته , لقد قطعته إلى مليون قطعة صغيرة

O binada kovaladığım kişi senin kadar gerçekti.
الشخص الذي طاردته كان حقيقي كما لو أنت هناك

Onu o kadar Kovaladın ve hiçbir şey göremedin mi?
لقد طاردته لمسافة بعيدة جداً ولم ترى منه شيء؟

Allah kahretsin' Onu cadde boyunca üç çatı kovaladım. Bunu yapamazsın.
طاردته على أسطح البنايات أنت لا تستطيع أن تفعل هذا

Ama zayıf görünüyordu ben de onu kovaladım.
آه ها , لكنه بدا لي ضعيفاً لكني طاردته بعيداً

Onu göle kadar kovaladım onu göğüs hizası suda enseledim.
طاردته حتى تلك البحيرة وأمسكت بخناقه في الماء

Ve bugün başka bir kaza mahallindeydim ve onu orada gördüm, sonra da kovaladım.
وأنا كنت بموقع تصادم آخر هذا اليوم ورأيته هناك، لذا طاردته

Onu kovaladım... ama silahımı düşürdüm, ve beni geçti.
.... لقد طاردته ولكن سلاحى قد سقط وفر منى

kovaladığın adamın parmak izleri sistemde kayıtlıymış.
هذا الرجل الذى طاردته , بصماته متواجدة بالنظام

Birkaç gün önce kovaladığın şu kod 3...
ذلك المجنون الذي طاردته منذ يضعة ايام

Onu Boca'ya kadar takip ettim.
انا طاردته الى بوكا اضطررت الى ضربه بطوبه لأدخله في السياره

Bir bildiği olabilir diye düşündüğümden onu takip ettim.
لقد طاردته لأنني اعتقدت أن بحوزته معلومات

Çünkü kovaladığım adam elini onun üzerine koydu eğer Bensonhurst Bombacısı'ysa elimizde parmak izleri olacak.
لأن الرجل الذى طاردته وضع يده هنا و لو كان مفجر بينسنهرت فسنملك بصماته

Evet, geçen gece kovaladığım adam buydu. Yanında birileri var mıydı?
أجل هذا الشخص الذي طاردته ليلة أمس

Benim kovaladığım mı bu?
هل هذا الذى طاردته ؟