- Evet, arkadaki tuvaleti kullanmak istedi de. | Open Subtitles | -أجل، لقد طلبتْ الدّخول إلى المرحاضِ في الخلفِ. |
Hayır, yalnız kalmak istedi. | Open Subtitles | لا ، فهي طلبتْ أن تكون بمفردها |
- Bu harikulâde haberin serefine Kraliçe benden Kont Mellendorf'un suçlarini bagislamami istedi. | Open Subtitles | تكريماً لهذا الخبر الرائع, طلبتْ مني الملكة العفو الشامل عن جميع جرائم الكونت "ميلندورف". |
Tamam, o benden konserin biletlerini almamı istedi. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}حسنٌ، طلبتْ منّي أن أطلب لها تذاكر الحفلة. |
-Benden bir iyilik yapmamı istedi. | Open Subtitles | طلبتْ مني فعل ذلك كمعروف |
Kalıp Miranda'ya göz kulak olmamı istedi. | Open Subtitles | فهي منْ طلبتْ مني البقاء (و الإعتناء ب(ميراندا |
Seni kontrol etmemi istedi. | Open Subtitles | و طلبتْ مني أنْ أطمئنّ عليكِ |
Jenny'le çok iyi anlaşamıyoruz, o yüzden Alexis bunun bir sır olarak kalmasını istedi. | Open Subtitles | أجل، أنا و(جيني) لا نستلطف بعضنا، لذا طلبتْ مني (أليكسِس) أن أبقي الأمر سراً. |
Ilaria, virüsü ve virüsün tedavisini istedi. | Open Subtitles | (إليريا) طلبتْ فايروساً و علاج |
- Senin bunu söylemeni istedi. | Open Subtitles | -هي من طلبتْ منك قول ذلك |
Breton oraya götürmelerini istedi. | Open Subtitles | (بريتون) طلبتْ إرسالها هناك. |