Hayattan tek istediği iyi bir sevgili ve güzel bir kamyonet. | Open Subtitles | "كل ما أراده في الحياة هو فتاة طيّبة و شاحنة رائعة." |
ve senin sadece iyi bir arkadaş olmaya çalıştığını biliyorum. | Open Subtitles | وأعلم أنك فقط تحاولين أن تكوني صديقة طيّبة |
Gerçekten iyiydi. | Open Subtitles | وأؤكدُ لكِ، لقد كانت كل الأمورِ طيّبة. |
Araları iyiydi. | Open Subtitles | الأمور طيّبة بينهما |
Sen uslusun, zen zekisin sen önemlisin. | Open Subtitles | أنتِ طيّبة, أنتِ ذكية... أنتِ مهمة... . |
Hoş. Çok güzel kokmak istemiyorum. Buralarda sorun olabilir bu. | Open Subtitles | رائع ، لا أريد أن أشمّ برائحة طيّبة جداً فسيسبب ذلك مشكلة هنا |
İyi biri olduğu zamanları biliyorum. Küçük bir kızken hayatımı kurtarmıştı. | Open Subtitles | أعرفها حين كانت طيّبة و قد أنقذَتْ حياتي عندما كنتُ صغيرة |
Tamam, sırlar önemli olabilir ama kızım iyi bir çocuk. | Open Subtitles | حسناً، ربّما تكون الأسرار أمر مهمّ فعلاً لكن إبنتي طفلة طيّبة |
Ondan uzak durma sözünü tutarsan iyi bir hayatı olabilir. | Open Subtitles | حافظ على وعدك، ابتعد عن المشاكل فيمكنها أنْ تحظى بحياةٍ طيّبة |
Sen iyi bir kızsın. Hemen anlamıştım. | Open Subtitles | أجل، أنتِ فتاةٌ طيّبة أدركت ذلك من أول نظرة |
Onu etki altına alıp alışmasına yardım edebilirsin diye düşündüm. Benden uzaklara gidip iyi bir hayat yaşaması için. | Open Subtitles | أملت أن تذهنها لتتسنّى لها السيطرة والذهاب لمكان بعيد عنّي وعيش حياة طيّبة. |
Seninle aramız hep iyiydi Carter. | Open Subtitles | اسمعي، لطالما كنتِ طيّبة معي يا (كارتر). |
Bana karşı iyiydi... kendi tarzında. Beni ben yaptı. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}كانت طيّبة معي بطريقتها جعلتني كما أنا |
- Annem 7 yıl önce sana karşı çok iyiydi. | Open Subtitles | -كانت أمّي طيّبة معكِ قبل سبع سنوات . |
Tamamdır, çocuklar. Bu akşamlık bu kadar yeter, hadi. - güzel bir geceydi. | Open Subtitles | حسناً يا رفاق، إلى النوم هيّا بنا، كانت ليلة طيّبة |
Bir ara bizimle yoga yapmalisin. Güne baslamanin güzel bir yolu. | Open Subtitles | يجب عليكِ أن تنضمي لنادي اليوغا أحياناً إنّها بداية طيّبة ليوم عملكِ |
O güzel bir hayattı. Ve içinde kötü adamlar yoktu. | Open Subtitles | كانت حياة طيّبة ولا تتضمّن أشراراً متوحّشين |
- Sen zekisin sen uslusun... | Open Subtitles | -ذكية ... -أنتِ طيّبة... |
...sen uslusun sen önemlisin. | Open Subtitles | ... -أنتِ طيّبة... ... |
Seçtiğin örtü Çok güzel, ufaklık. | Open Subtitles | إنّها لقطعة قماشٍ جدّ طيّبة قمت باختيارها يا صغير. |
Sahile beş dakika. Çok güzel bir bölge. Şahane okulları var. | Open Subtitles | ويبعد 5 دقائق عن الشاطئ منطقة رائعة ، ومدارس طيّبة |
Buranın yerlilerinden ama iyi biri. | Open Subtitles | إنها امرأة محليّة ولكنها طيّبة. |