"ظالم" - Translation from Arabic to Turkish

    • adaletsiz
        
    • haksızlık
        
    • adil
        
    • haksız
        
    Diğerlerine adaletsiz davranmaktan korkuyorum. Open Subtitles أنا فقط قلق بأن لا أكون ظالم مع الآخرين.
    Acımasız veya adaletsiz olması fark etmez mi? Open Subtitles ولا يهم مدى قسوة القانون او ان يكون ظالم
    Bazen düşünüyorum da.... sana haksızlık ediyorum. Open Subtitles أحيانا أتسائل لماذا أنا ظالم بحقك وغير عادل معك
    Kaligula sana haksızlık yaptı. Open Subtitles اعتقد بان كاليغولا عاملك بشكل ظالم
    Asıl adil olmayan, kart oyunlarında benim oynamama izin vermemeleri. Open Subtitles ما هو ظالم أنهم لن يسمحوا لي بالمقامرة في مبارياتهم.
    Birisi adil olmayan bir şey yaparsa o a buna katlanamaz. Open Subtitles لا يتكلم كثيراً، لكن يُصبح ثائراً حينما يفعل أيّ أحد شيء ظالم
    Haklı veya haksız diye bir şey yok. Bunun adı savaş. Open Subtitles لا يوجد أي عادل أو ظالم لفترة أطول هناك حرب
    Sağlıklı olan sigortadan yararlanırken hasta olan haksız şekilde reddedildi. Open Subtitles المتعافون لديهم فوائد ...بينما المرضى قد سلبت حقوقهم بشكل ظالم
    Ve bir suçluyu yakalama çabamız sadece adaletsiz dünyada, adalet için bir çığlıktı. Open Subtitles وسعينا وراء شخص حقير طلباً للعدالة في عالم ظالم.
    adaletsiz bir ölümden sonra söyleyecek şey yoktur hem de hiçbir şey. Open Subtitles ،بعد أن جاء الموت بشكل ظالم .لا يوجد شيء لأقوله لا شيء على الإطلاق
    Kafaya takmamaya ve bu dünyanın bazen adaletsiz bir yer olduğunu kabul etmek zorunda olduğumuzu anlaya kadar. Open Subtitles حتى قررت التخلي عنه وإدراك أن العالم مكان ظالم أحيانا يجب أن نتقبله.
    Eğer halkıma bu kadar adaletsiz davranılmasaydı toplumumdaki insanlar asla yapmayacakları eylemlere girmezlerdi. Open Subtitles رأيت أناس بمجتمعي يتصرفون بطرق ما كانوا ليفعلوها قط إذا ما كانوا يتعاملون بشكل ظالم
    Bay Bates umarım sana haksızlık ettiğimi düşünmüyorsundur? Open Subtitles سيد "بيتس"، آملُ أنك لا تشعرُ بأني عاملتك بشكلٍ ظالم
    Tanrım, haksızlık ediyorsun. Open Subtitles يا الهي , كم أنت ظالم
    Hemen Caroline'dan kuşkulanmıştı ve bana göre haksızlık yapıyordu. Open Subtitles (لقد شك فى الحال فى (كارولين ظالم تماماً فى رأيي
    Bir çocuğa haksızlık yapılıyor... Open Subtitles ياله من تصرف ظالم
    Fakat bugün elimize adil olmayan bir sistemi adil hale getirecek bir şans geçti. Open Subtitles لكن اليوم ، لقد قُدمت لنا الفرصة لجعل نظام عدالة ظالم بعادل
    Bu hiç adil değil? Open Subtitles من ناحية انسانية ، الا تعتقد أن هذا الامر ظالم ؟
    - Niye öyle diyorlar? - Bu soru adil değil. Open Subtitles لماذا يدعونهم بذلك الاسم هذا سؤال ظالم
    Bugün fedâkarlığın anlamını öğrenecek ve başkalarını haksız şekilde incitmenin sonuçlarıyla yüzleşeceksin. Open Subtitles اليوم، سوف تواجهين معنى التضحية وستري النتيجة لهؤلاء الذين يؤذون الآخرين بشكل ظالم
    haksız yere yaftalanmanın ne olduğunu bilirim. Open Subtitles انا تماما اعرف كيف هو شعور ان تصنف بشكل ظالم
    Rapor etmeseydim, sen veya ben haksız yere toprakta çiğnenirdik. Open Subtitles كَانَ من الممكنُ أَنْ يَكُونَ أنت أَو أنا ونداس بشكل ظالم في التراب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more