"ظمآن" - Translation from Arabic to Turkish

• susadım
• Susadın
• susamış
• susadı
• susuz
• susamıştım
• susayabileceğini

Yandım, susadım ve aptallığım yüzünden buradayım.
إنني أشعر بالحر، ظمآن و غبي لأنني قد جئت إلى هنا

Dileniyorum, çünkü susadım.
انا اتسوّل الفودكا هذه الليلة لأني ظمآن فقط

Sabahtan beri seyahat ediyorum ve baya bir susadım.
كنتُ مسافراً طوال اليوم وأنا ظمآن للغاية ؟

Susadın mı evlat?
هَلْ أنت ظمآن يا غلام؟

Bir avcı onu daha yavruyken bir pınardan su içerken yakalayıp adını susamış koymuş.
أمسك به الصياد صغيراً وهو يشرب من النبع و اسماه ظمآن

Bekle, sanırım susadı.
انتظر ,أظن أنه ظمآن

Su getir bana. susadım.
اجلب لي بعضا من الماء، أنا ظمآن

Evet, susadım. Bana bira getir.
نعم، أنا ظمآن أعطيني علبة بيرة

- Ama aslında ben biraz susadım. - Sadece bir tane getirmiştim.
لكن في الواقع أنا ظمآن قليلاً - لقد أحضرت واحدة -

susadım ama, hep susuzum.
و لكنّي ظمآن رغم ذلك دائماً ظمآن

Çok susadım.
سيدى الفارس ، اننى ظمآن

Ben de susadım ama. Giderek daha da susuyorum.
لكني ظمآن أيضا وظمآي يزداد

Biraz susadım da.
أني ظمآن قليلاً.

Tanrım, çok susadım.
يا إلهي، أنا ظمآن

Susadın mı?
هل أنتَ ظمآن ؟

Susadın mı?
ظمآن ؟

Bu adam susamış. Ona bir şeyler ikram et, tamam mı? Görüşürüz.
يا لوى الرجل ظمآن , شرابا على حسابى

Ben ısmarlıyorum, ve bence susamış gibi duruyor.
سأقوم بالشراء، وأعتقد أنه ظمآن

Kılıcım çok susadı, Persephone.
"إن سيفى ظمآن يا "بيرسفوني

Zor durumda olan, aç veya susuz bir canlı varsa onu karşımıza çıkar.
إن كان يوجد أي مخلوق مسكين جائع أو ظمآن أرسله بطريقنا

Ama ben... çok susamıştım.
لكنني كنتُ.. ظمآن جداً.

Bugün susayabileceğini düşünmüyor musun?
هل تعتقد أنك ستكون ظمآن الليلة؟