| Beni tutuklayacağını sanmıştım ama sen sadece beni vurup gittin. | Open Subtitles | ظننت أنكَ ستقبض عليّ لكنكَ أصبتني و غادرت |
| Bu tünellerde büyüdüğü söylediğini sanmıştım! | Open Subtitles | ظننت أنكَ قلتَ أنكَ ترعرعتَ في هذه الأنفاق |
| Aptalca bir şey yaptın da yardımıma ihtiyacın var sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أنكَ فعلتَ شيئاً غبياً وإحتجتَ مساعدتي |
| Laboratuvarı bırakıp sahada çalışmama karşı olduğunu sanıyordum? | Open Subtitles | ظننت أنكَ ضد أن أخرج من معمل الجرذان ، إلى حقل الفئرن؟ |
| Yeni ayakkabıların için kendim için iki dakika bir yerde duracak kadar minnettar olursun sanıyordum. | Open Subtitles | أجل، حسناً، لقد ظننت أنكَ ستكون ممتن جداً من أجل حذاءك الجديد الذي ستتفهم منه إن كنت أريد أن أقوم بـ تسوق من أجلي |
| Bensiz gidiyorsun sandım. | Open Subtitles | لقد ظننت أنكَ رحلت من دوني |
| Geç saatte aradığım için üzgünüm ama endişelenmişsinizdir diye düşündüm. | Open Subtitles | آسف على مهاتفتك في هذه الساعة، لكن ظننت أنكَ ربما تكون قلقاً |
| Benimle vücudum için evlenmek istediğini sanmıştım. | Open Subtitles | أنت ترى، ظننت أنكَ تتزوجني من أجل جسمي |
| Bizi terk ettiğini sanmıştım. | Open Subtitles | . ظننت أنكَ رحلت |
| Bizi asla bulamayacaksınız sanmıştım! | Open Subtitles | ظننت أنكَ لن تعثر علينا أبداً |
| Sıkıcı olur dediğini sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أنكَ قلت أنها مملة |
| - Yardıma ihtiyacın var sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أنكَ تحتاج للمساعدة |
| Gittiğinizi sanmıştım. | Open Subtitles | حسناً ! ظننت أنكَ رحلت |
| - Görüşürüz dostum. - Yarın başlayacağını sanıyordum. | Open Subtitles | أراكَ لاحقاً يا صاح ، لقد ظننت أنكَ ستشرع في العمل غداً |
| Odandan dışarı çıkamayacak kadar halsizsin sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت أنكَ لستُ بصحة جيدة لمغادرة غرفتكَ |
| İlişkimizi profesyonelce yaşamayı istediğini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت أنكَ قلت أنكَ تريد أن تكون علاقتنا فى إطار العمل فحسب |
| Duvarı inşa etmek için araziyi devlete satacaksın sanıyordum. | Open Subtitles | من أينَ سأحصل على هذا المال؟ ظننت أنكَ ستبيع الأرض للحكومة |
| Bu işin peşini bırakacağını sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت أنكَ ستنسى الأمر |
| Cadılar Bayramından nefret ettiğini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت أنكَ تكره الهالوين |
| Özür dilerim. Ben-ben seni müşteri sandım. | Open Subtitles | أنا آسف، لقد ظننت أنكَ العميل |
| Yardımcılardan birisin sandım. | Open Subtitles | ظننت أنكَ احد الخدم |
| Ne yazık ki, bir ruh olarak onu tekrar öldüremem ama senin öldürmek isteyebileceğini düşündüm. | Open Subtitles | لسوء الحظ ، أنا مُجرّد روح، عن نفسي لا يمكنني قتل أحدّ مُجدداً. لكنـّي ظننت أنكَ قدّ ترغب بفعل ذلك. |