Limandan gelirken kasaba halkından bazı kişilerin bana sırtlarını döndüğünü gördüm. | Open Subtitles | في رحلتي من الميناء، لاحظت بعد من قومك يُديرون ظهرهم لي. |
Onlarsa sana sırtlarını dönüp inatla SD kalıyorlar! | Open Subtitles | فيديرون ظهرهم نحوك ويتبعون قاعده ص __ب الغبيه |
Kyle'a asla sırtlarını dönmezler. | Open Subtitles | لن يديروا ظهرهم امام كايل |
Ama ne yapabilirdim ki? İşten kaytarmış ve tek arkadaşı sırt çantası olan bir çocuğun annesiydim. | Open Subtitles | كنت أم الا عرض والتي اطفالها أعز اصدقائهم كانوا حقائب ظهرهم |
"Iki adam sırt sırta durup otuzar adım yürüyorlar, | Open Subtitles | شخصان يقفان ظهرهم لبعض ويسيرون 20 قدما |
Ama bana sırtlarını döndüler. | Open Subtitles | . . لكنهم اداروا لي ظهرهم |
Adaletsizliğe sırt çeviren adamlarla. | Open Subtitles | الرجال الذين أداروا ظهرهم على الظلم. |