"عاجله" - Translation from Arabic to Turkish

    • acil
        
    • kadar erken
        
    • acilen
        
    Davacı taraf implantasyonun iptali için acil bir karar çıkarttırmak mı istiyor? Open Subtitles المدعي يريد ان يرفع شكوى دعوى قضائيه عاجله بخصوص أحد الخلايا الجينيه
    Leopar kardeşim farkında değilsin sanırım ama, acil bir doktora ihtiyacın var. Open Subtitles لا أعرف إذا كنت لاحظت هذا أم لا, ولكنك فى حاجه عاجله الى طبيب
    Geçen gece acil bir iş çıktı. Bekleyemezdik. Open Subtitles مهمه عاجله , فاجأتنا على غره ولم نستطع الانتظار
    Çok yakınmış, ne kadar erken, o kadar iyi. Open Subtitles أوه، فهو وشيك إذن. خير البر عاجله
    acilen otele telefon etmeye çalışıyorum ama hatların kesik olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles إننى أحاول إجراء مكالمه تليفونيه عاجله هناك لكن عامل التشغيل يقول أن الخطوط التليفونيه مقطوعه
    acil yardim istiyoruz. Saldırı altındayız. Open Subtitles إننا نطلب مساعده عاجله إننا نتعرض للهجوم
    Bunun farkındayım, ama ne halde olduğunu görüyorsun ve de halletmem gereken acil meseleler var. Open Subtitles أنا على علم بهذا , ولكن يمكنك ملاحظه ماهي عليه وهناك امور عاجله يجب ان أقوم بها
    Durum çok acil. Telefonuna düşen numarayı ara. Open Subtitles إنها حاله عاجله إتصلي بي فور تلقيكِ الرساله
    Majesteleri böldüğüm için affedin, ama size gelen acil bir mektup var. Open Subtitles مولاتى ، أعذري تدخلي ولكن هناك رساله عاجله لكِ.
    Hayatınıza da geri döndüm. İskoçya Kraliçesi Mary'e acil bir mesajım var. Sen yanımdayken oldukça iyi bir denizciyim. Open Subtitles لذا,ها أنا ذا عدت لحياتيكما أيضاً. لدي رساله عاجله من أجل ماري ملكة أسكتلندا. أصبحت أفقه بأمور الأبحار تحت وصايتك.
    "Torpillendik. acil destek talep ediyoruz." Hepsi bu. Open Subtitles تم إصابتنا بطوربيد " " نطلب مساعدات عاجله
    Fletcher'e acil bir mesaj çekin: Open Subtitles ابعث برساله عاجله الى فليتشر :
    Çok acil ve kişisel bir konu olduğunu söyledi. Open Subtitles يقول أنه أمر ذو صفه شخصيه عاجله
    Bay Kalba efendim. Telefon. acil. Open Subtitles سيد كالبا ، الهاتف سيدى مكالمه عاجله
    Adınıza hitaben çok önemli ve acil bir mesaj aldık. Open Subtitles تلقينا رساله عاجله لك على رابطنا
    Çok acil konuşmak istediğim bir konu var. Open Subtitles هناك مسألة عاجله تحتاج للمناقشه
    Asansördeyim ve eski bir arkadaş, hiç aramayan, yazmayan biri, birdenbire ortaya çıkıyor ve bana çok önemli, dikkatimi gerektiren acil bir görevden bahsediyor. Open Subtitles أنا فى المصعد وأتحدث الى صديق قديم لى شخص ما لم يتصل , لم يكتب ظهر فحسب ليخبرنى يخصوص أهم و من الواضح انها مهمه عاجله تحتاج الى انتباهى
    Phipps, acil bir durum dikkatimi çekti. Open Subtitles فيبس هناك مسأله عاجله تستدعى الأنتباه
    Ne kadar erken olursa o kadar iyi olur, değil mi? Open Subtitles . خير البر عاجله ، أليس كذلك ؟
    Hazırlıkları ne kadar erken bitirirsek, o kadar iyi Open Subtitles حسناً خير البر عاجله
    Ne kadar erken o kadar iyi. Open Subtitles خير البرّ عاجله
    Uluslar arası önemde bir iş için acilen Londra'ya gitmesi gerekiyor. Open Subtitles أترى ... صديقى تم إستدعاؤه بطريقه عاجله إلى لندن بخصوص مسأله ذات أهميه عالميه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more