"عجبَ" - Translation from Arabic to Turkish

• şaşmamalı
• şaşılacak
• şaşmamak

Sistemdeki bütün polislerin bizi aramasına şaşmamalı.
لا عجبَ بأنَّ كلَّ شرطيٍ في النظام يبحثُ عنّا.

Baba olmaktan korkmasına şaşmamalı.
لا عجبَ في أنّه كان يخافُ مِن كونه أبَاً

Bana düşman olmasına şaşmamalı.
أجل ، أجل لا عجبَ أن الفتى لا يُحبّني

Tavrınız buysa, kaybetmemiz şaşılacak bir şey değil.
إذا كان هذا موقفك لا عجبَ أن فقدنا

Japonların bana hediye göndermesi şaşılacak bir şey değil.
فلا عجبَ أنّ يحضروا ليّ الهدايا

Herif berbat bir nişancı. Ziyaretçilerin kazandığına şaşmamak lazım.
الرجل سيّءُ التصويب لا عجبَ أنّ الزائرون يربحون

Mahkûmlarınızın neden öldürüldüğüne hiç şaşmamalı.
لا عجبَ في أنّ مساجينكما يُقتلون.

Hepinizin Hokkaido'ya yerleşmiş olmasına şaşmamalı!
لا عجبَ أنكم جميعاً إنتقلتم إلى هوكايدو!

Köpeğinin onu yemesine şaşmamalı.
لا عجبَ في أنَّ الكلبَ قد إنقلب عليه

- İndirim yapmalarına şaşmamalı.
لا عجبَ بأنني حصلتُ على تخفيض.

Ha, Baba'nın neden sevdiğine şaşmamalı.
لا عجبَ في أنَّ المكانَ أعجبَ جدتي

Hasta olmasına şaşmamalı.
لا عجبَ في أنها مرضت

Seni terk ettiğine şaşmamalı.
لا عجبَ أنها تركَتك

- Gözden kaçırdığımıza şaşmamalı.
لا عجبَ أنّنا أغفلناه.

Sürekli kaybetmene şaşmamalı.
لا عجبَ في إنّكَ تهزم دوماً

Dünyanın neden göt olduğuna şaşmamak lazım!
لا عجبَ أنَ العالَم فاسِد هكذا

- Değil mi ama. - Çocuğun böyle davranmasına şaşmamak lazım.
أعرف لا عجبَ أن الأولاد يتصرفون هكذا