"عدوتي" - Translation from Arabic to Turkish

• düşmanım
• düşmanımla
• Nemesis
• düşmanımın
• düşmanımdır

Baş düşmanım, nişanlımla kaçacak olan kadın.
عدوتي اللذودة، المرأة التي تستعد لأخد خطيبي

Pardon ama, can düşmanım olduğunu bilmek için aklımdan geçeni okuman gerekmiyor.
حسناً، انا آسفة، لكن لا تحتاج لأن تكون قارئ أفكار لتعلم أنها عدوتي البشرية.

ve Huysuz Margaret, bir numaralı düşmanım.
ومارجريت المزاجية، عدوتي اللدودة

düşmanımla evlendin, paramı çaldın.
تَزوّجتَ عدوتي سَرقت مالي

Nemesis'im haklıymış.
عدوتي كانت محقة

FB: Tanıştığımız gece benim baş düşmanımın kucağında oturuyordu.
في الليلة التي قابلت فيها "جين"، كانت تجلس على حضن عدوتي اللدود.

Bok, o kancık, benim doğal düşmanımdır
تباً, تلك الساقطة هي عدوتي الحقيقية

Bunlar çok kıyak. Yok, sağ ol. Dondurma benim düşmanım.
لا، البوظة هي عدوتي - لا تقلقي إنها خالية الدسم -

Bu kadın benim düşmanım ve ona ödeteceğim.
هذه الفتاه عدوتي وسوف تذهب للهلاك

Müttefikim değilsen, düşmanım olursun.
ولو لست حليفتي، فأنت عدوتي

Güven bana. O benim düşmanım değil.
ثقي بي ، إنها ليست عدوتي

Anasınıfından beri düşmanım,
عدوتي مُنذُ الطفولة

Ruj sürüyorum. O benim ezeli düşmanım.
انها عدوتي عدوتك؟

Karımın, düşmanım olduğunun kanıtı. Paul Ballard.
أثبات على أن زوجتى هى عدوتي

düşmanım olmak istemezsiniz.
لا تريدين أن تصبحي عدوتي.

O benim düşmanım David.
إنها عدوتي ديفيد

Narkotik ekibimiz başarılı oldu ve az sonra, baş düşmanım Madeline Wuntch beni madalya ile ödüllendirecek.
مهمة فريق عمل المخدرات كانت ناجحه (و اليوم يتسنى لي رؤية عدوتي (مادلين ونتش تعلق ميدالية حول عنقي

Diğer kadın. Baş düşmanım.
المرأة الأخرى, عدوتي.

Nemesis.
عدوتي

düşmanımın düşmanı.
يا عدو عدوتي , ما الذي سنفعله حيالها

Vietnamlı güneş benim düşmanımdır şapkası.
قبعة الفيتامينات الشمسيه هي عدوتي