Onu tanıyan herkes matemini tutar. Benim için tutmadıkları matemi tutarlar. | Open Subtitles | كل الذين عرفوه يجب أن يشعر بالحزن الحزن الذى لم يشعروه أبدا ً بالنسبة لي |
Ama Geoffrey, o basit esnekliği ve... onu tanıyan herkesi ısıtan optimistliğiyle... hayatını kalan kısmını bu cemaatteki... fakir ve sakatlara harcayarak... bu korkunç sakatlığı yendi. | Open Subtitles | بالبساطه و التفاؤل المشرق وهذا يجلب الدفء لكل من عرفوه وقد قضى بقيه حياته في خدمه |
Onu William Turner olarak tanıyan az kişiden biriyim. | Open Subtitles | ربما أكون واحد من الأقلة الذين عرفوه باسم ويليام ترنر |
Ama insanlar ona aşık olmuştu. Onun gerçek olduğunu biliyorlardı. | Open Subtitles | لكن الناس وقعوا في حبه لأنهم عرفوه , هو كان حقيقي |
Bizim topuklu ayakkabı giyen bayan ya kurbanı tanıyordu, ya da tanımak üzereydi. | Open Subtitles | لدينا امرأة في أعقاب إما عرفوه أو على وشك. |
Sokakta uyuyup, hiç tanımamış oldukları biri için saçlarını başlarını yoluyorlar sonra da bizim deli olduğumuzu düşünüyorlar. | Open Subtitles | ينامون في الشوارع يتعبونأنفسهم... لأحد ما عرفوه قط ويحسبون أننا غاضبون |
Patronu ve onu tanıyanların neden patır patır öldükleri arasındaki noktaları birleştirebilir. | Open Subtitles | بين رئيسه وسبب انتهاء المطاف بمن عرفوه إلى الموت |
Onu tanıyan herkesin Hilbert'in harika biri olduğunu düşündüğü apaçık ortada. | Open Subtitles | من الواضح أن جميع من عرفوه اعتقدوا أنه رائع للغاية. |
Onu tanıyan herkesle görüşmüştüm ve bana ne kadar harika olduğunu söylemişlerdi. | Open Subtitles | وقابلت كل من عرفوه والجميع اخبروني كام كان عظيم |
Onu benden çok daha iyi tanıyan bir sürü insan var. | Open Subtitles | . هناك أخرين قد عرفوه أفضل بكثير منى |
Ve onu tanıyan, seven ve birlikte çalışan tüm insanlara. | Open Subtitles | ولجميع النّاس الذين عرفوه وأحبّوه |
Onu tanıyan insanlar da aynı şekilde. | Open Subtitles | حتى الناس الذين عرفوه كيف كانوا ... |
- Rick Sullivan yaktı o yangını, ve onu tanıyan herkes bundan şüphe duymazdı. | Open Subtitles | -ريك سوليفان) هو من افتعل الحريق) ولا أحد ممن عرفوه لديه شك بذلك. |
Onu yalnızca eski öykülerden biliyorlardı. | Open Subtitles | لقد عرفوه فقط من الحكايات القديمة |
Ford Motor Şirketi yanlış hiç bir şey yapmadı." diyorlar. Hayır, hep biliyorlardı. | Open Subtitles | لا، عرفوه منذ مدة كبيرة |
Ama insanlar, onun sözlerini onaylayacak kadar onu iyi tanıyordu. | Open Subtitles | ولكن الناس الذين عرفوه, سيوافقونه على كلماته و افعاله |
Yani onu tanıyordu. | Open Subtitles | حتى انها عرفوه. |
Sokakta uyuyup, hiç tanımamış oldukları biri için saçlarını başlarını yoluyorlar sonra da bizim deli olduğumuzu düşünüyorlar. | Open Subtitles | ينامون في الشوارع يتعبون أنفسهم... لأحد ما عرفوه قط ويحسبون أننا مجانين |
...ve bilgisayar aktivistleri matem tutmakta tanıyanların ifadesiyle "Şaşırtıcı bir deha"... | Open Subtitles | نشطاء الحرّيات و النّفاذ الحرّ إلى المعرفة في حداد لفقده إذا تحدّثت إلى من عرفوه سيقولون لك "إنّه كان ذا ذكاء مذهل" |