- Şey, sence... halen bekar olmamız ve on yıldır beraber yaşamamız... ve benim kasiyer senin de işsiz olman etkileyici mi? | Open Subtitles | مبهرة بما أننا عزباوات ونعيش مع بعضنا منذ ١٠ سنوات وأنا أعمل أمينة صندوق وأنت عاطلة عن العمل? |
İki kadının da son bekar gecelerinde eğlenmek istemeleri gayet anlaşılır. | Open Subtitles | إنه شىء مفهموم للغاية أن كلتاهما أرادتا أن تستمتعا في أخر ليلة كنساء عزباوات. |
Burada olduğumuza göre hepimiz bekar ve gururlu anneleriz. | Open Subtitles | من الإسم واضح إننا جميعاً عزباوات و والدات و فخورين بذلك |
20'lerin sonu, 30'ların başı. Hepsi bekar, gerçi iki tanesinin ciddi bir ilişkisi var. | Open Subtitles | جميعهن عزباوات وإثنتان كانتا تخوضان علاقة وجميعهن يعشن بمفردهن |
Tatlım, eğer Tanrı kadınların bekar kalmasını isteseydi, bize çekici nasıl kullanacağımız öğretirdi. | Open Subtitles | حبيبتي ، لو ان الرب اراد للنساء ان يعشن عزباوات لعلّمنا جميعاً كيف ان نستخدم المطرقة |
10 yıl sonra hala bekar olduğumuz zaman da böyle dersin. | Open Subtitles | حسناً, ليس لعشر اعوام اخرى عندما نبقى عزباوات. |
Bu vakada kurbanlar oğulları olan 30'lu yaşlarda bekar anneler. | Open Subtitles | و تحكماً في ضحاياه و هن في هذه الحالة أمهات عزباوات في الثلاثينيات لديهن إبن يافع |
Çoğu bekar. | Open Subtitles | معظمهم عزباوات |