"عزيزاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • değerli
        
    • değer
        
    • sevdiğiniz
        
    • sevdiğim bir
        
    İkimiz için de bu zaman çok değerli ve çok kısaydı. TED وذلك الوقت كان عزيزاً علينا كثيراً كما كان وجيزاً جداً.
    Eşimle çocuğumuz yok, bu yüzden Matthew bizim için çok değerli. Open Subtitles أنا وزوجتي لم يكن لدينا أطفال لذلك إبن أخي ماثيوس كان عزيزاً علينا جداً
    Eğer siz bu kadar zor bir süreçten geçmiş olsaydınız, yani değer verdiğiniz kişileri ve şeyleri kaybetmiş olsaydınız, nasıl başa çıkardınız? TED إذا مررت بأوقات مدمرة في حياتك، أو إذا فقدت شخصاً أو شيئاً عزيزاً على قلبك، كيف من ممكن أن تجاري هذا الأمر؟
    değer verdiğim bir arkadaşım cevabı bilmek istediği için soruyorum. Open Subtitles إنني أسأل لأن صديقاً عزيزاً علي يريد معرفة الإجابة
    O kadar yürekten konuşuyordunuz ki sizi dinlerken sevdiğiniz birini kaybetmenin yaşattıklarını içimde hissettim. Open Subtitles بدوت وكأنّك كنت تتكلم من قلبك مباشرة إلى قلبي، وإلى قلب كلّ من فقد عزيزاً.
    Yakın zamanda sevdiğiniz birini uçuş kazasında mı kaybettiniz? Open Subtitles هل سبق وأن خسرت شخص عزيزاً في حادث طيران كارثي؟
    Sizi çok sevdiğim bir arkadaşımla... Neden oturmuyoruz? Open Subtitles والآن أريد كلا منكما أن تقابلا صديقاً عزيزاً لم لا تجلس ؟
    Büyükbaban benim için çok değerli, eski bir dosttu. Open Subtitles كان صديقاً قديماً عزيزاً لي، جدك كان صديقاً لي.
    Çok uzun zaman önce benim için değerli olan birini aramamda yardım ediyordu Open Subtitles كانت تساعدني في البحث عن رجل كان عزيزاً عليّ قبل زمن بعيد
    Şimdi, bu bağlamda, sizlere bir proje göstereceğim, bu odadaki birçok kişi için pahalı olan bir proje-- tamam belki pahalı olmayabilir ama şüphesiz ki bir çok kişi için değerli diyelim. TED مع أخذ ماسبق في الحسبان, سوف أعرض عليكم مشروعاً عزيزاً على كثيرين في هذه القاعة, ربما ليس عزيزاً, ولكنه حتماً قريب من كثيرين في هذه القاعة.
    Benim için değerli o şeyi canım pahasına koruyacağım gün geldi! Open Subtitles ...لتحمي شيئاً عزيزاً عليك، أن تضحي بحياتك لأجله
    En değerli arkadaşımı bir kazada kaybettim. Open Subtitles فقدتُ صديقاً عزيزاً في حادثة
    Kayıplar değer verdiklerimizi tekrar düşünmemize sebep oluyor. Open Subtitles الخسارة تجعلنا نعيد تقدير ما نعتبره عزيزاً علينا
    Krallığa olan hizmetim hep değer verdiğim bir ayrıcalık olmuştur. Open Subtitles لطالما كانت خدمتي للتاج إمتيازا عزيزاً
    Umarım değer verdiğin biri değildi hayatım. Open Subtitles آمل أنّه لم يكن شخصاً عزيزاً عليكِ
    Sizin de değer verdiğiniz bir şeyi elinizden alacak. Open Subtitles سيأخذ أحداً عزيزاً عليك
    Başka bir ifadeyle, şiddetin size karşı işlenmesinden hatta belki de sevdiğiniz birini kaybetmenizden farklı. Open Subtitles أي أن تتعرض للعنف وربما تفقد حتى شخصاً عزيزاً عليك
    Hiç sevdiğiniz birini kaybetmediniz mi? Open Subtitles ألم يسبق أن فقدت عزيزاً عليك؟
    Çok sevdiğim bir arkadaşımdı. Open Subtitles كان صديقاً عزيزاً عليّ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more