"عشاءك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yemeğini
        
    • Yemeğin
        
    • Yemeğinizi
        
    • akşam yemeği
        
    • Yemek
        
    • yemeğiniz
        
    • yemeğine
        
    • yedin
        
    • yemeği yaptım
        
    Hadi git ve Yemeğini ye. Aşçıya senin için sıcak Yemek bulundurmasını söylemiştim. Open Subtitles اذهب و تناول عشاءك ، لقد طلبت من الطاهية أن يبقى لك على شئ ساخن
    Bay Monk,sana öğle Yemeğini getirdim! - Onu aşağıya bırakacağım! Open Subtitles السيد مونك ، جلبت عشاءك سأتركه في الطابق السفلي
    Ben gidip yiyecek bir şeyler alacaktım zaten. Sen Yemeğini ye. Open Subtitles علي الذهاب لشراء بعض الحاجيات تناول عشاءك
    Bu akşam ebeveyn toplantısındayım. Akşam Yemeğin dondurucuda. Open Subtitles لدي مقابلة مع أولياء الأمور اليوم عشاءك في الفريزر
    Lütfen önce Yemeğinizi ısıtıp, yeyin. Büyük tabak Shigehiko için. Open Subtitles من فضلك سخن عشاءك ان الصحن الأكبر من اجل شيجيهيكو
    Onun akşam yemeği hazırlayıp sana kanepede servis yapması yerine, sen ona akşam yemeği hazırla ve kanepede servis yap. Open Subtitles بدلاً من أن تجعلها تجهِّز لك عشاءك و تقدّمه لك على الأريكة تظهر أنت بالعشاء و تقدمه لها على الأريكة
    Yemeğini küçük parçalara da ayıracak mı? Open Subtitles هل ستقوم بتقطيع طعام عشاءك إلى قطع صغيرة أيضاً؟
    - Virginia, lütfen Yemeğini yer misin? Open Subtitles -فيرجينيا " ، أرجوك ، تناولى عشاءك " -لا
    Bu arada Yemeğini pişirir ve seni beklerim. Open Subtitles في أثناء ذلك أنا أطهو عشاءك و أنتظرك.
    Bu iyi değil, çünkü Yemeğini berbat mı ediyor? Open Subtitles بأن هذا غير جيد لأنه يفسد عشاءك ؟
    Akşam Yemeğini mikrodalgaya koyarsın, değil mi ? Open Subtitles وضعت عشاءك في المايكرويف ، حسناً ؟
    Akşam Yemeğini kendin halledeceksin, tamam mı? Open Subtitles لذا عليك أن تحضر عشاءك بنفسك , مفهوم ؟
    Hadi, bir şey olmaz. Yemeğini ye. Open Subtitles هيا , سيكون كل شئ على مايرام كل عشاءك
    Akşam Yemeğin için numaralar yapmana gerek yok. Open Subtitles ليس عليكِ أن تقومي بخدع حى تحصلي على عشاءك
    Ama işin iyi yanı, deneme Yemeğin bir felaketle sonuçlandı. Open Subtitles ولكن الجانب المضيء هو ان عشاءك كارثي
    İşte Yemeğin. İstemiyorum. Open Subtitles تفضل عشاءك لا أريده.
    İyi akşamlar efendim, Yemeğinizi böldüğüm için üzgünüm ama haberler var. Open Subtitles مساء الخير سيدي. آسف أن أقطع عليك عشاءك.
    Aşağıdaydım leydim. Şimdi sizin için akşam yemeği hazırlıyorlar. Open Subtitles كنت في الأسفل سيدتي . يقومون بإعداد عشاءك الآن
    Düzenlediğin Yemek ve seninle konuşmak için geldim. Open Subtitles لقد جئت لكي أحضر مأدبة عشاءك و لكي أتكلم معك
    Hanımefendi, yemeğiniz çay odasında hazır. Open Subtitles عشاءك جاهز الأن في صالة السيدات
    Geç gelirim, o yüzden sen en iyisi akşam yemeğine bekleme. Open Subtitles سأعود متأخرا لذا من الأفضل أن تتناولى عشاءك
    - Yemeğini yedin mi baba? Open Subtitles هل تناولت عشاءك ، أبي؟
    Paige'in eve gelmesi şerefine en sevdiği yemeği yaptım. Open Subtitles إحتفالاً بوجود "بيدج" في المنزل أعددت عشاءك المفضل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more