Küçük bir kuş, senin dün gece Leslie ile işi pişirdiğini söyledi. | Open Subtitles | حسنا ، عصفور صغير أخبرني أنك و ليزلي غزوتما ليلة أمس ؟ |
Küçük bir kuş söyledi de, bu yıldıza kendi ekibini veriyormuşsun? | Open Subtitles | مرحبا. تعلمين، عصفور صغير أخبرني أنكِ أعطيتي هذه هنا فريقها الخاص. |
Hatırlıyorum da saraya taşınalı çok olmamıştı Küçük bir kuş yatak odamın penceresine çarptı ve kanadını kırdı. | Open Subtitles | أتذكر .. لم يمض وقت طويل بعد انتقالي للقصر حتى اصطدم عصفور صغير بنافذة الغرفة وجرح جناحه |
Küçük kuş, avlandığını söylüyor. | Open Subtitles | عصفور صغير اخبرني انت تخفي شيء |
Kuşlar söyledi, bizi yarın oraya yollayacaklarmış. | Open Subtitles | عصفور صغير يخبرني أنهم سيرسلوننا هناك غدا |
Belki de Küçük bir kuş para takası olacağına dair onlara haber vermiştir. | Open Subtitles | ربّما قام عصفور صغير بإعلامهم أنّه سيكون هُناك تبادل أموال. |
Ralph Lauren'de çalışan ve yattığım Küçük bir kuş. | Open Subtitles | - عصفور صغير أنا مارس الجنس في رالف لورين. |
Küçük bir kuş bana, ikinizin de McGee'nin kitabının ilk yarısını okuduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | إذن، عصفور صغير أخبرني أنّ كلاكما قرأ النصف الأول من كتاب (ماكغي) الجديد. |
Küçük bir kuş bana bunu özleyeceğinizi söyledi. | Open Subtitles | عصفور صغير أخبرني أنكما ستشتاقان لها |
Şarkı söyleyen Küçük bir kuş... | Open Subtitles | عصفور صغير يغرد |
Şarkı söyleyen Küçük bir kuş... | Open Subtitles | عصفور صغير يغرد |
Küçük bir kuş bize söyledi. | Open Subtitles | عصفور صغير أخبرنا |
Küçük bir kuş söyledi bana. | Open Subtitles | عصفور صغير أخبرني |
Küçük bir kuş, ha? | Open Subtitles | عصفور صغير ,ها؟ |
Çünkü Küçük bir kuş dövmesi yaptırmanın ve ona Anka demenin çocukça olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | لأن فكرة وشم عصفور صغير ولكن |
- Lastik mağazası olan Burt adında Küçük bir kuş ve eskiden devamlı kot pantolon giyen minik kuşu bize evleneceğinizi söyledi. | Open Subtitles | حسنا, عصفور صغير اسمه (بورت) وهو صاحب محل الكفرات وزوجته الجميلة والتي اعتادت على ارتداء القطن , أخبرونا |
Küçük bir kuş sizi öldürmemi söyledi. | Open Subtitles | هناك عصفور صغير طلب مني قتلك |
Küçük kuş mu? | Open Subtitles | "عصفور صغير" |
Kuşlar bana onunla bir süredir arkadaş olduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | عصفور صغير أخبرني أنكِ وهي صديقتان منذ فترة. |