"عقوبتي" - Translation from Arabic to Turkish

• cezamı
• Cezam
• cezamdan
• cezayı
• cezalandırırsın

Kısa bir süre içinde, cezamı altı aya kadar indirmiştim ve şansıma, müdür başı dertten hiç kurtulmayan insanlardan birisiydi.
وسريعاً، لَم يبق إلا 6 أشهر في مدة عقوبتي ولحسن حظي كان الآمر يعاني مِن الناس الذين لا تنتهي مشاكلهم

cezamı itirazsız kabul ediyorum. Baba, bu sessiz tavrın yeter artık.
أقبل عقوبتي من دون أي إحتجاج، أبي كف عن المعاملة الصامته

Hem de cezamı çekene kadar para cezası ödemek zorunda değilmişim.
وأي غرامة علي دفعها لن يتم دفعها حتى أقضي فترة عقوبتي

Eğer onaylanırsa Cezam hafifletilecek ve bir kefalet belirlenecek.
سيخفف مدة عقوبتي ويلغي من جميع إلتزاماتي

Bu tür bir işbirliği cezamdan yıllar düşürür.
يمكن لهذا النوع من التعاون أن ينقص سنوات من عقوبتي

Ulu Arslan Kaplumbağa, Senden ateş çaldığım için özür dilerim ve bunun için aldığım cezayı kabul ediyorum.
لسرقة قدرة التحكم بالنار منك ِ , وأنا أقبل عقوبتي لكن أرجوك ِ , أحتاج أن أكون قادرة على

Kazanırsan beni iki misli cezalandırırsın. Peki ya kaybedersem?
إذا فزت تستطيع مضاعفة عقوبتي

Hem de cezamı çekene kadar para cezası ödemek zorunda değilmişim.
وأي غرامة لازم ادفعها مش هاتتدفع لحد ما اقضي فترة عقوبتي

cezamı çektiğim süre boyunca bira, sigara ve boş vakit istiyorum.
أريد جعّة, و سيجار و وقت فراغ حتى أنتهي من عقوبتي.

Hem onun, hem de benim cezamı yaparım. Sadece onu bırakın, lütfen.
سأقضي مدة عقوبتي ومدتها فقط دعها ترحل ، رجاء

Benim bir yılım kaldı. cezamı bitirmek istiyorum.
إسمعن، تبقى لي عام واحد، أريد إنهاء فترة عقوبتي فحسب، إتفقنا؟

Hem de cezamı 87 gün kısalttıran ve uyarıyı yapan da kendisiydi.
خاصة أنه كان الرجل الذي جعل عقوبتي تقل 87 يوماَ ونهاراَ

Bir suç işledim, yakalandım şimdi de cezamı çekeceğim.
أنا فعلت جريمة و تم القبض علي و الآن سأقضي عقوبتي

Evet, cezamı çekerken hiç o kadar yalnız hissetmedim.
نعم لم أشعر بوحدة كالتي شعرت بها بعدما أديت عقوبتي

Bir saldırı nedeniyle yıllar önce hüküm giydim ama cezamı çektim.
لقد تمت ادانتي بجريمة او اثنتين منذ سنوات عديدة و لكني انتهيت من عقوبتي

23 saat içinde, cezamı çekiyor olacağım. Bombayı hızlıca bulmamız gerek.
عقوبتي ستطبق خلال 23 ساعة علينا إيجاد تلك القنبلة بسرعة

Oynamak istemiyorum artık. Ama Cezam! Bir Cezam olmalı!
لكن عقوبتي يجب أن أحصل علي عقوبة!

Gereken Cezam için.
عقوبتي المناسبة

Cezam neden hafifletildi zannediyorsun?
ماذا تعتقد سبب تخفيف عقوبتي

Yarınki cezamdan önce uyuyabilir miyim?
لأنّه علي النوم قبل إعلان عقوبتي في الغد؟

Normalde bu herife haddini bildiren kim olursa olsun onu desteklerdim ancak burada cezamdan kurtulmaya çalışıyorum bu da kendini kontrol edemeyen biriyle olmaz.
عادةً كنتُ لأنحاز إلى جانب أيّ شخصٍ يهاجم هذا الرجل لكنّي أحاولُ تخفيض عقوبتي لا أن أعمل مع شخصٍ لا يستطيع التحكّم بعمله

Bana verilen cezayı çok az bulmuşlardı.
كانوا يرون ان عقوبتي قليله جداً