"علاقةٌ" - Translation from Arabic to Turkish

• ilgisi
• alakası
• ilişkisi
• ilgin
• ilişki
• alakalı

Kocanla aranda her ne oluyorsa benimle hiçbir ilgisi yok.
أياً كان ما يدور بينكِ وبين زوجكِ ليس له علاقةٌ

Hayır, sormaya çalıştığım şeyin seninle bir ilgisi yok.
وأنا شاكرٌ لذلك. لا،ما أحاول قوله ليس لهُ علاقةٌ بك

Öldüğü o yangın babamın o yangınla bir alakası var mıydı?
هل كانَ لهُ علاقةٌ بذلك؟ هذا ليسَ طريقاً تريدينَ النزولَ فيهِ

Peki ya bunun bebeğin ölü doğmasıyla alakası yoksa?
ماذا لو كان هذا ليس له علاقةٌ بولادة طفل ميت؟

O zaman neden bir ilişkisi olmuş?
إذاً لماذا كانت لهُ علاقةٌ عابرة؟

Bence müstakbel damadın senin bu işle bir ilgin olmadığına inandı kıçını bir suç şlemekten kurtardı.
أعتقدُ بأن زوج ابنتك المستقبلي وثق بأن ليسَ لكَ علاقةٌ بذلك .وبعدَ ذلك أنقذك من إرتكابِ جريمة

Romantik bir ilişki komplonun kanıtı değildir ama alakasız da değildir.
حسنٌ , علاقةٌ رومنسية ليست دليلاً على المؤامرة، لكنّها لها صلة.

Ama kızının ortadan kaybolmasının hırsızlıkla alakalı olabileceğine inanıyoruz.
ولكنَّنا على يقينٍ تام بأنَّ مسألةُ إختفاءِ إبنتكِ لها علاقةٌ إرتباطيّةٌ بموضوعِ السرقة

Bu işle ilgisi olmadığını söylese de kimin yaptığını araştırırken sizin de başınıza çok dert açabilirim.
على الرغم من قوله أن ليس لكم علاقةٌ بذلك، يمكنني صنع مشاكل عدة لكم بينما انا أقوم بالبحث عن القاتل.

Listenin Min-woo'yla ilgisi varsa suçlu da listede olmalı.
إذا كانت القائمة لها علاقةٌ بـ مين وو، .فلابُدأنّالجانييُلاحقهأيضًا

Oğlumun o kızla bir ilgisi yok artık yani başındaki dert her neyse, çok üzgünüm ama yardım etmek için yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
-لم تعد لابني علاقةٌ بتلك الفتاة . و أيّاً يكن مأزقها، أنا آسفٌ عليها، لكن لا نستطيع مساعدتكِ في شيء.

İşaretlerin ölümleri ile bir ilgisi yok.
هذه العلامات ليست لها علاقةٌ بموتهنَ

Merak ettiğim, Jenna'nın Bethany Morris cinayetiyle ilgisi ne?
سؤالي هو هل كانت لـ"جينا" علاقةٌ بمقتل "بيثاني موريس"؟

Üstelik cinayetle de ilgisi olabilir.
والآن قد يكونُ لها علاقةٌ بالجريمة

Onun bu işle bir alakası olduğunu söylüyorlar ve biz de onu öylece bırakıyoruz. Bu ne...
لنقل أنّ له علاقةٌ بهذا الأمر ، ونحن نسمح له بفعل ذلك، ياله من مقزز

Eyerin park yerindeki at arabasıyla bir alakası var mı?
ألهذا السرج علاقةٌ بعربة الخيول الموجودة في المواقف ؟

Ha Young'un bununla bir alakası var mı bilmiyorum.
لا أعرف إنْ كانت هايونغ لها علاقةٌ بتلك الحادثة،

Eşcinsel olmasının problemli olmasıyla hiçbir alakası yok.
كونه مثليّ ليسَ لهُ علاقةٌ بمشاكلِه حسنٌ؟

Bunun bir akıl ilişkisi olduğunu biliyorsun.
أنتِ تعلمين أن علاقتنا علاقةٌ فكرية

O zamanlar bir Mafya babasıyla ilişkisi vardı.
كانت على علاقةٌ مع قاطع طريق.

Cady'nin kazasıyla hiç ilgin yok değil mi?
لم تكن لك علاقةٌ بحادثة (كايدي)، أليس كذلك ؟

Seni cesaretlendireceğim başka bir ilişki daha var.
... هناك علاقةٌ أخري . اريد تشجيعك علي اقتحامها

Seninle alakalı olan herkesin adlarının hatırına gelmesini sağlayacağım.
سأجعلك تذكُر جميع أسماء أولئكَ الذين لهم علاقةٌ معك.