"علاقة غرامية مع" - Translation from Arabic to Turkish

    • la ilişki
        
    • ile ilişkin
        
    • ilişkisi vardı
        
    • le ilişki
        
    • le bir ilişki
        
    • ilişkisi olmuş
        
    • le ilişkisi var
        
    • biriyle ilişkisi
        
    Yani, karın ve çocuğun olmasına rağmen bir Alman'la ilişki yaşamaktan daha mı tehlikeli? Open Subtitles تعتقد أنه أكثر خطرًا من وجودك في علاقة غرامية مع فتاة ألمانية؟ عندما تمتلك زوجة وابنة؟
    Demek istediğim, Claire Wells ile ilişkin vardı ve beni ilgilendirmez, biliyorum. Open Subtitles انا اعرف انك كان لك علاقة غرامية مع(كلير ويلز)، واعرف ان هذا ليس من شأني
    Annenin bile yakın zamana kadar flamenko dans hocası ile bir ilişkisi vardı. Open Subtitles . الأم كان لديها علاقة غرامية مع مدرب الرقص الغجري حتى فترة قريبة
    Stephen'le ilişki yaşıyormuş cidden. Open Subtitles قالت لم وجود علاقة غرامية مع ستيفن.
    10 yıl sonra, Judy, çalışma arkadaşı Jeff Godwin'le bir ilişki mi yaşamış? Open Subtitles حسنا,بعد 10 سنوات جودي أجرت علاقة غرامية مع زميل إسمه جيف غودوين؟
    Müşterisi Joseph Briggs'le bir ilişkisi olmuş. Open Subtitles كانت على علاقة غرامية مع أحد مرضاها جوزيف بريغز
    Marge'ın Kirk'le ilişkisi var! Open Subtitles (مارج) تقيم علاقة غرامية مع (كيرك)
    Peki Dekan babamın öğrencilerinden biriyle ilişkisi olduğunu öğrense ne yapardı? Open Subtitles وماذا قد يحدث برأيكِ لو علم العميد أن أبي أقام علاقة غرامية مع إحدى طالباته؟
    "Sevgili Max, Bay Blume'un Bayan Cross'la ilişki yaşadığını gizli yollarla tespit ettiğimi üzülerek bildiriyorum." Open Subtitles (عزيزي) ماكس، أنا آسف بأن أقول بأني اكتشفت سراً.. أن السيد (بلوم) على علاقة غرامية مع السيدة (كروس)
    Victor'la ilişki yaşıyorlardı. Open Subtitles إنها تقيم علاقة غرامية مع (فيكتور)
    Edgar, Adalet Bakanı yetkimden dolayı ve daha çok kardeşin olduğum için Judith Campbell ile ilişkin olduğunu söyledi. Open Subtitles إدغار أخبرني بصفتي المدعي العام /إدغار هوفر رئيس مكتب التحقيقات الفيدرالي/ وبصفتي الرسمية وبصفتي شقيقك، أتصور أنك على علاقة غرامية مع جوديث كامبل
    Jason Donnelly ile ilişkin mi var? Open Subtitles هل أنت على علاقة غرامية مع (جيسون دونالي)؟
    Amira ile ilişkin mi vardı? Open Subtitles هل كانت لك علاقة غرامية مع (أميرة)؟
    Siz ikiniz çıkmaya başlamadan önce babanla ilişkisi vardı. Open Subtitles كانت على علاقة غرامية مع ابيك قبل أن تتواعدا
    Zaz'la, Jane'in nişanlısı Michael'ın bildiği bir ilişkisi vardı. Open Subtitles في علاقة غرامية مع المتوفي مؤخرا رومان زازو و الذي كان خطيب جين يعلم بالأمر
    Çünkü teknedeydi ve kocanla bir ilişkisi vardı. Open Subtitles لأنّها كانت على السفينة تقيم علاقة غرامية مع زوجكِ.
    Sen de baban da Kristin'le ilişki yaşıyordunuz. Open Subtitles لقد كنتِ ووالدكِ تقيمان علاقة غرامية مع (كريستِن)
    Peder Lance'le bir ilişki yaşıyordum ve Frank bunu öğrendi. Open Subtitles لقد كنت أقيم علاقة غرامية مع (لانس)، القـس، وإكتشف (فرانك) الأمر.
    Müşterisi Joseph Briggs'le bir ilişkisi olmuş. Open Subtitles كانت على علاقة غرامية مع أحد مرضاها جوزيف بريغز
    Seidel'le ilişkisi var. Open Subtitles كانت على علاقة غرامية مع (سيدل).
    Başka biriyle ilişkisi olabileceğini düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد أنها تقيم علاقة غرامية مع رجل آخر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more