Ama, Güney Afrika'da on numara olduğunu biliyor muydunuz? | Open Subtitles | لكن هل علمت أنه كان هاما في جنوب افريقيا ؟ |
Kitabın seksi bir hostesin erotik maceraları hakkında olduğunu biliyor muydunuz? | Open Subtitles | هل علمت أنه كان حول مغامرات إباحية لمضيفة طيران مثيرة؟ |
Nasıl o soğuk olduğunu biliyor muydunuz? | Open Subtitles | كيف علمت أنه كان بارداً ؟ |
Onun paralize olduğunu biliyordum, evet. | Open Subtitles | علمت أنه كان مشلولًا. أقصد هو أخبرني بذلك. |
Seni tanıdığımda kaderinde onun çocuğunu taşımak olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | حين تعرفت إليك علمت أنه كان لديك نصيب في الحمل بابنه |
Çipin yapılandırması ile ilgili benimle konuşmana izin vermemin hata olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنه كان خطأ مني بأن أسمح لك بمُحادثتي بشأن |
Denizci olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل علمت أنه كان بحارا؟ |
Hasta olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل علمت أنه كان مريضا؟ |
Adamin polis olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل علمت أنه كان شُرطى؟ |
Yanlış olduğunu biliyordum ama bir dakikalığına... | Open Subtitles | أنا علمت أنه كان خطأ ولكن لوهله أنا |
Sen olduğunu biliyordum, kedinin fareyle oynadığı gibi polisle oynadın, | Open Subtitles | علمت أنه كان أنت, تتلاعب مع الشرطة, |
Burada olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنه كان هنا |
Sen olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنه كان أنت |
Sen olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنه كان أنت |
Bunların saçmalık olduğunu biliyordum ama yine de benim yanımda olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | (ليكي. لقد علمت أنه كان هراء، لكن كنت ما زلت أعتقد أنكِ في صفي. |
O'nun bir fahişe olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمت أنه كان قوّاداً |