Aklına girmeye çalışanları engellemek için meditasyon yapmayı öğretmiş | Open Subtitles | علمكِ التأمل لمنع أي شخص من الدخول إلى عقلكِ |
Aklına girmeye çalışanları engellemek için meditasyon yapmayı öğretmiş. | Open Subtitles | علمكِ التأمل لمنع أي شخص من الدخول إلى عقلك |
Bu senin dünyan Scully. Senin bilgin zaman kazandıracak ve zaman bizim düşmanımız. | Open Subtitles | هذا هو تخصّصكِ يا (سكالي)، علمكِ سيوفّر الوقت، فالوقت هو عدوّنا |
Yani, önceleri arkandan dalga geçiyorlardı ama şimdi yüzüne karşı. | Open Subtitles | . فالبداية كانوا يسخرون منكِ دون علمكِ . لكن، الآن يسخرون أمام وجهكِ |
Yani, önceleri arkandan dalga geçiyorlardı ama şimdi yüzüne karşı. | Open Subtitles | . فالبداية كانوا يسخرون منكِ دون علمكِ . لكن، الآن يسخرون أمام وجهكِ |
Umarım bu sana boyunu aşan büyülerle uğraşmamanı öğretmiştir. | Open Subtitles | أتمني بأن ذلك علمكِ عدم العبث بتعاويذ لا يمكنك التعامل معها |
Eminim baban sana bunları öğretmiştir. | Open Subtitles | انا متأكد بأن أباكِ علمكِ هذا |
Nasıl piyano çalınacağını öğretmiş. | Open Subtitles | لقد علمكِ كيف تعزفين على البيانو |
Buna göre eski bir arkadaşın sana nasıl açılacağını öğretmiş öyle değil mi? | Open Subtitles | لديكِ صديق قديم علمكِ كيف تفعلينها، صحيح ؟ (شخص يُدعى (كاتورانغا |
Olivia, arkandan iş çevirdiğim için çok üzgünüm... | Open Subtitles | -أوليفيا)، أنا آسفة أنني فعلت هذا بدون علمكِ) |
Çünkü Johnny ile arkandan iş çevirdiğimizi düşünüyorsun. | Open Subtitles | لأنكِ تظني أني أنا و(جوني) قد تواعدنا بدون علمكِ. |
tabiki, kralın sözleri sana bunu öğretmiştir. | Open Subtitles | لابد أن وعود الملك علمكِ هذا |